Sürekli değişen havalara uyum sağlayamayan kıyafetlerimiz sebebiyle grip kapımızda bekliyor. Ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, yaygın vücut ağrısı, baş ağrısı, üşüme ve yorgunluk gibi belirtiler varsa, grip artık kapınızda demektir.
LORA BAYTAR
Hastalık belirtilerimiz eğer hafifse evde istirahat ederek ve çevremizdeki kişilere bulaştırmamak için onlardan uzak durarak geçmesini bekleyebiliriz. Ancak hastalık orta ya da ağır seyrediyorsa hemen sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor.
Gebeler, lohusalar, kronik hastalığı olanlar, aşırı derecede kilolu olanlar, 65 yaşından büyükler, 2 yaşından küçükler risk grubunda olan hastalar olarak tanımlanıyor ve grip olduklarında hastalık hafif geçse bile, hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekiyor.
Profesyonel yöntemleri var
Ellerimizi yıkayalım uzaktan selamlaşalım, gripsek eğer mecbur kalmadıkça evimizden çıkmayalım, öksürürken ağzımızı kapatalım gibi artık toplumca ezbere bildiğimiz gripten korunma yöntemleri dışında, daha profesyonel yöntemlerle de gripten korunmak mümkün.
Aşı ücretsiz
Hastalığa karşı bağışıklık ancak hastalığın geçirilmesi veya aşılanma sonucu oluşuyor. Sağlık Bakanlığı’nın girişimleriyle devlet hastanelerinde ücretsiz olarak uygulanabilen bu aşı, 9 yaşın altında ve bağışıklık sisteminde yetersizlik olanlara, en az 3 hafta ara ile iki doz, 10 yaş ve üzerinde ise tek doz olarak uygulanıyor.
Peki aşı için en uygun zaman ne zaman? Canı isteyen herkes aşı olabilir mi? Bu aşının yan etkileri var mıdır? Bu soruları Dahiliye Uzmanı Dr. Karmen Cihanoğlu’na yönelttik.
Dr. Cihanoğlu, hiçbir yan etkisi olmayan bu aşının her yıl farklı içerikte hazırlandığını ve bütün bir yıl boyunca, aşı olmuş olan kişiyi grip mikrobuna karşı koruduğunu söylüyor. Vücutta herhangi bir bağımlılık yaratmayan bu aşı bir yıldan daha fazla süre bünyeyi koruyamıyor. Bir yaşından büyük herkesin bu aşıyı olabildiğini söyleyen Dr. Cihanoğlu, özellikle solunum yolu hastalıkları olanların grip aşısı olması gerektiğini vurguluyor.
Hastayken aşı olmayın
Aşının yüzde yüz koruma sağlamadığını da hatırlatan Dr. Cihanoğlu,“Hasta nezle veya gripken aşı olamaz, ancak iyileşirse aşıyı olabilir”diyor.
Bitki çaylarını ve eczanelerde satılan bağışıklık sistemini güçlendirici ilaçları da tavsiye eden Dr. Cihanoğlu, “Bitki çayları vücudu rahatlatır, boğazı yumuşatır, ancak tedavi edici bir etkisi yoktur. Bağışıklık sistemini güçlendiren ilaçlar herkes tarafından kullanılabilen zararsız ilaçlardır” diyor.
Üşütmek, mikrop almak, yorgunluk ve uykusuzluğun gribe sebep olduğunu söyleyen Dr. Cihanoğlu, iyi beslenmek ve vücut direncini kuvvetlendirmenin meyve ve limonata tüketmenin gribi önleyeceğini de hatırlatıyor.
Emziren anneler dikkat
Sağlık Bakanlığı, annelerin grip de olsalar emzirmeye devam etmeleri gerektiğini söylüyor. Bebeklerde bağışıklık sisteminin gelişiminde anne sütünün oldukça önemli olduğuna dikkat çekilen açıklamalarda şöyle belirtiliyor: “Emzirmek, bebeklerin hastalıklarla başa çıkabilmelerine de yardımcı olur. Eğer emziremeyecek kadar hastaysanız, pompa ile sütünüzü bir biberona sağıp bebeğinize verilmesini sağlayın. Doktor tarafından tavsiye edilen antiviral grip ilacı kullanan anneler bebeklerini emzirmeye devam edebilirler.”