ABD Ermenistan Büyükelçisi John Heffern ABD’nin Ermenistan-Amerika ekonomik bağlantısına dair açıklamalarda bulundu. Ermenistan’ın ticaret alanındaki ilerlemesini öven Heffern, diasporaya ait yatırımların ülkede dolandırıcılıklara kurban gittiğini hatırlattı. Bunlara ilişkin davaları elçilik olarak takip ettiklerini söyleyen Heffern, yatırımların geleceği açısından siyasi iradenin bu davalardaki tutumunun önemini vurguladı.
ArmeniaNow’da yayınlanan habere göre Heffern 18 Ekim tarihinde Yerevan’ın ev sahipliği yaptığı, iki ülke arasındaki iki taraflı ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve yeni yatırımlar yapılmasına dair düzenlenen Ermeni-Amerikan Grubu’nun toplantısına da dikkat çekti.
Daha önceleri de, Büyükelçi birçok kez ABD yatırımlarının Ermenistan’a yapılmasına yönelik çalışmalar yürüttüğüne değinmişti. Müsteşar Yardımcısı Eric Rubin ve ABD hükümet destek projeleri proje koordinatörü Daniel Rosenblum özellikle vergilere ve gümrük uygulamalarına yenilik getirilmesi; serbest rekabete, fikri mülkiyet haklarına ve yargı bağımsızlığına olanak sağlanması gibi konular başta olmak üzere ticaretin ve yatırımların teşvik edilmesi kapsamında birçok diğer farklı formül üzerinde fikir alışverişinde bulundular.
16 Kasım tarihinde ABD Büyükelçisi Ermenistan’ın bu alanlarda kat ettiği ilerlemeleri överek, bu durumun Ermenistan’ın World Bank Doing Business 2013 raporundaki gösterdiği ilerlemenin bir yansıması olduğunu söyledi. Fakat Büyükelçi ana yeniliklerin gerçekleştirilmesi için siyasi iradenin gerekli olduğunu vurguladı.
Büyükelçinin vurguladığı bu mesele, Ermenistan’ın halen yabancı yatırımcıları cezbedecek yeterli koşulları sağlamaktan yoksun olduğu anlamına geliyor. Ağustos ayında Lragir.am’a röportaj veren Heffern, ABD’deki yatırımcılarla görüştüğü vakit yatırımcıların kendisine üç soru yönelttiğini bunlardan ilkinin, Ermenistan’la yapacakları sözleşmelerin yargı tarafından korunup korunmayacağına; ikincisinin, yapacakları yatırımların vergi ve gümrük maliyetlerinin ne kadar tutacağına; sonuncusunun ise, Ermenistan’da rekabetin eşit şartlarda sağlanıp sağlanmadığına yönelik olduğunu belirtti. Büyükelçi Ermenistan’da yenilik süreçlerinin devam ediyor olduğunu fakat halen yatırımcılardan gelen bu yöndeki sorulara cevap vermekte zorlandığını dile getirdi.
Ermenistan, Yatırımların Teşviki ve Karşılıklı Korunması’na ilişkin içlerinde 15 AB ülkesinin, ABD, Rusya ve altı diğer Sovyet-sonrası ülkelerinin de bulunduğu dünya çapındaki 37 hükümetle ikili anlaşmalar imzaladı. Bu anlaşmalara ve ayrıca Ermenistan’ın, Doing Business raporunda ilerleme göstermiş olmasına rağmen henüz ülkeye yatırım yapılmadı.
Ermenistan’da yabancı yatırımların korunması ile alakalı hali hazırda birçok hukuk davası yürütülüyor. Amerikalı Ermeni iş adamı Edmond Khudyan Ermenistan’a yatırım yapmaya çalışmış fakat ülkedeki sorunlar sebebiyle başarısız olmuş iş adamlarından biri. Harcadığı milyonlarca doları şimdilerde hukuki olarak geri kazanmanın peşinde olduğunu belirten Khudyan, yatırdığı paraları Ermenistan’da korunan bazı sahtekârlar yüzünden kaybettiğini savunuyor.
Khudyan haklarını savunmak için kamuoyu açıklaması yapmayı tercih etmiş birkaç Ermeni Diasporası mensubundan biri. Oysaki, Khudyan gibi ülkeye yatırımda bulunmuş ve dolandırıcılık kurbanı olmuş yabancı ülkelerde yaşayan çok sayıda Ermeni meseleyi yüksek sesle dile getirmeyi tercih etmedi. İş adamlarının bu şekilde sessiz kalması ise, Ermenistan’daki sahtekârlığın daha da artmasına zemin hazırlamış oldu.
Yine de açılan davaların, Ermenistan hükümeti için ülkedeki yatırımların korunmasına önem verip vermediklerinin ortaya çıkacağı bir sınav niteliğinde olacağı düşünülüyor.
Büyükelçi Heffern, Khudyan dava sürecini izlediğini ve Elçilik avukatlarının da davanın duruşmalarında hazır bulunacaklarını belirtti. Heffern ayrıca davaya ilişkin açıklama talebi ile Ermenistan başkanlık yönetimiyle iletişim halinde olduğunu da sözlerine ekledi.
Diaspora yatırımcılarını savunan bir grup da davaya katılım gösteriyor. Söz konusu grup kamuoyuna açıklamada bulunmayı tercih etti. Gruptan alınan bilgiye göre, Khudyan’ın davasında henüz çok küçük ilerlemeler kaydedildi. Fakat önemli olanın Khudyan’ın iftiracı olarak addedilmemiş olması sebebiyle iş adamının suçlamalarının temelinin sağlam olduğu düşünülüyor.
Başka bir Amerikalı Ermeni olan Nareg Hartounian ile ilgili de bir dava yürütülüyor. Hartounian vergi kaçırmakla suçlanıyor. Davada en dikkat çeken kısım Ermeni toplumunun yatırımcının yanında yer alıyor olması, bu durumun da mahkemede büyük etki yaratabileceği düşünülüyor.
Yargılamaların bir diğeri ise Alman menşeli InstInvest isimli bir şirketin Prosperous Armenia Party lideri Gagik Tsarukyan’a ait Ararat Brandy-Wine and Spirits Factory isimli şirketine karşı olan suçlamaları ile ilgili. Alman şirketi hissedarlar arasında yapılan bir genel toplantı esnasında yasalara aykırı bir şekilde alınmış bir karar sonrasında kaybettiklerini iddia ettikleri hisse haklarının kendilerine iade edilmesini talep ediyorlar.
Bu yılın başlarında bir New York mahkemesi, Ermenistan’ın eski bakanlarından Vardan Ayvazyan’ın Amerikan Küresel Altın Madenciliği şirketine ceza olarak 37 milyon dolar ödemesine hükmetmişti. Eski bakan suçunu itiraf etmedi ve Ermeni yetkililer de dava hakkında bir yorumda bulunmadı. Bu tavrın potansiyel yabancı yatırımcılar arasında hissedilen güven seviyesinin olumsuz etkilenmesine de brands of tramadol neden olmuş olabileceği düşünülüyor.