DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder ve Van Milletvekili Pervin Buldan'ın İmralı'da 28 Aralık'ta PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmesinin ardından duyurulan temas trafiği başladı. DEM Parti heyeti siyasi partiler turuna bugün TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşerek başladı. CHP lideri Özel de görüşme trafiğini değerlendirdi.
Heyet bugün TBMM'de saat 13.30'da Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'u, saat 15.00'da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi ziyaret etti.
DEM Partili Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan ile Ahmet Türk'ün, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesi yaklaşık 40 dakika sürdü. Görüşmenin ardından açıklama yapılmazken, Ahmet Türk'ün Bahçeli'ye kehribar tespit hediye ettiği öğrenildi.
Heyet gelirken makamının kapısına çıkan Bahçeli, onları kapıda bekledi ve tek tek tokalaşıp "Hoş geldiniz" diyerek, içeri davet etti. Basının yoğun ilgi gösterdiği ziyaret, basına kapalı gerçekleştirildi. Görüşmede, MHP'li TBMM Başkanvekili Celal Adan da yer aldı.
Bahçeli heyeti kapıya kadar uğurladı ve kapıda basına poz verildi. Gazetecilerin sorularına cevap verilmezken, Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan ve Ahmet Türk, aynı katta bulunan DEM Parti grubuna geçti. Heyet ve partili yöneticiler burada bir araya gelirken, gazetecilerin ısrarlı soruları üzerine açıklama yapılmayacağını belirttiler.
Sırrı Süreyya Önder, DEM Parti grubunda Eş Genel Başkanların odasına geçerken, bir gazetecinin sorusu üzerine, görüşmenin iyi geçtiğini söyledi.
DEM Partili heyetin, 6 Ocak Pazartesi günü CHP ve AK Parti'li yöneticilerle görüşmesi bekleniyor.
CHP'den yorum
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa'nın Şehzadeler İlçesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Özel, DEM Parti heyetinin TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesine ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
''Öncelikle şunu söylemem gerekir. Neyin konuşulup neyin konuşulmadığını çok az sayıda insan biliyor. Bizim baştan beri tutumumuz belli. Biz Türkiye'de annelerin gözünün yaşının duracağı, şehit cenazelerinin gelmeyeceği, Türkiye'nin huzur bulacağı ne varsa onun için her zaman hazırız. Bunu bugün söylemiyoruz, yıllardır söylüyoruz. Bir süreç yaşanacaksa bu Meclis odaklı olmalıdır diyoruz. Açık, şeffaf yürütülmelidir diyoruz. İki partinin birbiriyle kurduğu çıkar ilişkisi gibi süreçleri geçmişte çok acı bir şekilde deneyimledik. Onun için Meclis odaklı, kimsenin dışlanmadığı toplumsal mutabakata dayanan bir süreç yürümesi lazım diyoruz."
"Geçtiğimiz günlerde bu sürece ilişkin olarak bizden randevu talebinde bulunulduğunda sordum, 'kimlerle görüşeceksiniz' diye. Ana aktör iki parti AKP ve MHP'ye bir gidilsin. Bu bizim için önemli. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bir kenarda durduğu sürecin MHP üzerinden yürüdüğü bir süreci de doğru bulmayız. Ardından sadece Cumhuriyet Halk Partisi değil, bütün muhalefet partilerinin dışlanmadan, ayrılmadan bilgilendirilmesi lazım. Birileri muhalefeti bölmeye çalışıyorsa biz bölünen değil, muhalefeti birleştiren, bütünleştiren, hep birlikte olmasını savunan tarafta olacağız. Kimse şöyle düşünmesin, ‘Acaba Cumhuriyet Halk Partisi de muhalefetten bir aktör olarak ön plana çıkacak ve başka partileri yok mu sayacak?’ Böyle bir şey yok. Bizden randevu talep edenlere doğrudan şunu söyledim, ‘Tüm partilere gidilsin, AK Parti ve MHP'ye de mutlaka gidilsin.' Bizim de her zaman bir yola açık olduğumuzu biliyorsunuz. Bugün de öğrendiğime göre bizim bu söylediklerimizden sonra buna uygun bir süreci yürütüleceği anlaşılıyor."
Özel şöyle devam etti: "Ben şimdi buradan Kars'a uçuyorum. Ardahan, Kars, Erzurum'da pazar akşamına kadar sürecek bir programım var. Pazartesi gününden sonra Ankara'da olacağım. Randevu taleplerini değerlendireceğim. Toplumsal mutabakat çok önemli. Bunun için de ben şehit ailelerinin ve gazilerin gözünün içine bakarım. Onların 'olur' dediği sürecin içinde olurum. Onların yüreğini yaralayacak, evladını boşuna kaybetmiş hissiyatı yaratacak, onlarda bir aldatılmış duygusu yaratacak hiçbir şeyin içinde olmayız. Zaten şu ana kadar 70’in üzerinde dernek ziyaretinde bulundu arkadaşlarımız. Devletin protokolünde yer alan kamu yararına çalışan şehit aileleri ve gazilerle ilgili iki dernek bir vakfı da şahsen ben ziyaret ettim. O süreçte kendilerini tedirgin hissediyorlar ve güvencelerinin bizim ifademiz olduğunu söylüyorlardı. Buradan bir kez daha tekrar ederim. Şehit ailelerinin ve gazilerin güvencesi Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Onların hukukunu biz gözetiyoruz."
(Ajanslar, ANKA)
