Umalım ki yeni bir kaos ortamına girmeyiz. Toplumsal ve onurlu bir barışa o kadar da ihtiyacımız varken.
Türkiye’nin gündemi o kadar hızlı değişiyor ki. Yenidoğan çetesinin gaddarlıklarıyla ve kamusal sağlık yönetimindeki muhtemel ihmallerle sarsılmıştık ki MHP Lideri Bahçeli’nin açıklaması tüm gündemi değiştirdi. Bahçeli "Terörist başının tecridi kaldırılsın talebi geliyor. Tecridi kaldırılsın ve TBMM'de DEM sıralarına katılıp silah bıraktığını ilan etsin, terörün tamamen bittiğini örgütün lağvedildiğini haykırsın" ifadelerini kullandı.
Böyle bir çıkışın MHP’den gelmesi ve arkasından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bu sözleri destekleyen ifadeler kullanması ilk bakışta şaşırtıcı göründü. Ancak AKP-MHP iktidarının, iktidarda kalabilmek için anayasa değişikliğine ve ek bir tahkimata ihtiyacı olduğu düşünüldüğünde çok da sürpriz sayılmaz. Yine de eğer Kürt meselesinde hayırlı bir sonuç doğuracaksa elbette bu çıkış da önemli. CHP ve DEM Parti de zaten ihtiyat payı bırakmakla birlikte bu doğrultuda açıklamalar yaptılar. Geçerken belirtelim ki CHP lideri Özel’in Selahattin Demirtaş’ı ziyaret etmesi ve Güneydoğu turu başlatması da aslında alanı AKP’ye bırakmamak istediğini gösteriyor.
Tam bu tablo üzerine kafa yoruyorduk ki, 23 Ekim Çarşamba günü TUSAŞ’a (Türk Uçak Sanayii Anonim Ortaklığı) yönelik saldırı gerçekleşti, beş kişi hayatını kaybetti. Gazetemiz baskıya girerken saldırının perde arkasına yönelik tablo netleşmemişti, ancak tüm siyasi partilerin saldırıya benzer bir tepki vermesi not edilmeli. CHP Genel Başkanı Özel, "Saldırının zamanlamasına yönelik de dikkatle bakmak gerekiyor. Ama bizim, Türkiye’nin kardeşliği ile ilgili umudumuzu hiçbir şey köreltmeyecektir" derken DEM Parti'den de "Türkiye toplumunun çözümü konuştuğu ve diyalog ihtimalinin belirdiği bu günlerde böylesi bir saldırının olmasını manidar buluyoruz" mesajının gelmesi vurgulanmalı.
Umalım ki yeni bir kaos ortamına girmeyiz. Toplumsal ve onurlu bir barışa o kadar da ihtiyacımız varken.
AGOS/Başyazı
