RTÜK Açık Radyo'nun lisansını iptal etti, yayın kesildi: Açık Radyo'dan programcılar ve dinleyicilerle basın toplantısı

Açık Radyo'nun karasal yayın lisansı geçen hafta RTÜK tarafından iptal edilmişti. Açık Radyo’nun yayını 16 Ekim’de saat 13.00'te kesildi. Açık Radyo Yayın Yönetmeni Ömer Madra, avukat Erdem Türkekul eşliğinde, programcılar ve çok sayıda dinleyicisinin katılımıyla yayının kesilmesinden sonra radyo önünde bir basın açıklaması yaparak “Dinleyicilerimizi, destekçilerimizi ve kamuoyunu Açık Radyo için, özgür yayıncılık ve özgür habercilik için bir kez daha ama bu sefer çok daha net ve gür bir biçimde ses çıkarmaya davet ediyoruz. Bulunduğunuz her yerde radyonuzun sesi olun ve her yerde yüksek sesle söyleyin lütfen: Açık Radyo açık kalmalı!” dedi.

Radyo binası önündeki açıklamayı Yayın Yönetmeni Ömer Madra yaptı. Madra’nın okuduğu “Açık  Radyo Açık Kalsın” başlıklı açıklama şöyle:

“Açık Radyo’nun karasal yayını bugün (16 Ekim 2024 Perşembe) saat 13:00 itibariyle kesildi.

Açık Radyo 29 yıl 11 aydır FM bandında, ayrıca 22 yıl 11 aydır da internet üzerinden Türkiye’ye ve dünyaya yayın yaptı. Bu niteliğiyle, eşine dünyada da ender rastlanan köklü bir kurumdur.

RTÜK’ün basın özgürlüğünü çiğneyerek verdiği lisans iptali kararından tam bir gün sonra İzmir Basın Kampı'nda Basın Özgürlüğü Ödülü’ne layık görülen ve böylelikle 29 yılda ulusal ve uluslararası alanda 69’uncu ödülünü alan Açık Radyo, bugüne dek, tamamı gönüllü 1.416 programcısıyla 1.219 farklı program üretti, ve bu programlardan türetilen 29 kitap yayınladı. Her yıl bir kitap! 30 yıl boyunca Türkiye’den ve dünyadan yaklaşık 26 bin aktivist, yazar, düşünür güzide konuk ağırlandı.

Açık Radyo dendiğinde akla, bir başka mecrada hakettiğini bulamamış bir hüzünlü şarkı; radyo tiyatrosundan aklınıza kazınan müthiş bir tirad; edebiyatın görünür kıldığı bir büyük hikâye; insanlığın renk ve titreşimlerini sesle çepeçevre kuşatan bir mecra gelir.

Açık Radyo dendiğinde akla, milyonlarca insanın Londra’da başlatıp Ankara’da devam ettirdiği bir barış çığlığı; Yırca’da, Cerattepe’de, Akbelen’de ağaçlarına var güçleriyle sarılarak sahip çıkan köylü kadınlar ya da lise önlerinden meydanlara taşarak, fosil yakıt şirketlerinin boyunduruğunda canlılar âlemini yokoluşa sürükleyen resmî iklim politikalarını protesto eden gençler gelir.

Açık Radyo dendiğinde akla, ekoloji mücadelesinin, sosyal dayanışmanın, hak mücadelelerinin seslerine daima kürsü ve megafon olan sakin ama kararlı bir radyo istasyonu gelir.
 

Açık Radyo’nun sesi kamusal faydanın sesidir. Açık Radyo kurulduğu günden bu yana herhangi bir kişi ya da grubun çıkarını gözetmeksizin “kamu yararına” yayın yapmıştır. Gücünü ve dirayetini buradan alır. Açık Radyo Türkiye ve dünya kamuoyunda, gerek siyasette gerekse kültür, sanat ve edebiyat alanlarında ne tartışılıyorsa bunu itidal ve sağduyu ile ve fakat eksiksiz konuşmayı kendine görev bilir.

RTÜK kararıyla Açık Radyo’nun “karasal yayın lisansının” iptal edilmesi hangi teknik ya da bürokratik gerekçeye dayandırılıyor olursa olsun, kesinlikle kamunun sesini kısma girişimidir. Tarihe öyle geçecek ve daima öyle hatırlanacaktır.”

“Radyonun kapanması anlamına gelmiyor”

Açıklamada bundan sonraki süreç şu sözlerle aktarıldı:

“Açık Radyo’nun karasal yayın lisansının iptaliyle birlikte, FM yayına bağlı sürdürülen eş zamanlı internet yayını da sona erdi. Ancak karasal yayın lisansının iptali, radyonun kapanması anlamına gelmiyor. Radyonun yayıncı olarak başvurma hakkı olan farklı lisans biçimleri mevcut ve bunlardan biri ile yayının sürdürülmesi planlanıyor. Ayrıca karara karşı yürütmenin durdurulması istemli dava açılmış olup, hukuki süreçler halen devam etmektedir.”


“Açık Radyo için ses çıkar”


Açıklamada bir çağrıda da bulunuldu ve şöyle dendi:

“Toplumumuz giderek sayıları artan şiddet sarmallarıyla dört bir yandan kuşatılmışken birbirimizi dinlemek, ortak bir gelecek hayal edip onu hep birlikte kurmaktan başka çaremiz yok.

Dinleyicilerimizi, destekçilerimizi ve kamuoyunu Açık Radyo için, özgür yayıncılık ve özgür habercilik için bir kez daha ama bu sefer çok daha net ve gür bir biçimde ses çıkarmaya davet ediyoruz.

Bulunduğunuz her yerde radyonuzun sesi olun ve her yerde yüksek sesle söyleyin lûtfen: Açık Radyo açık kalmalı”


Hukuki süreç ve bundan sonrası

Radyonun hukuki sürece dair açıklaması da şöyle:

“Açık Radyo’nun 24 Nisan 2024 tarihinde yayınlanan “Açık Gazete” adlı programına, RTÜK tarafından 22.05.2024 tarihinde 5 gün program durdurma ve üst sınırdan para cezası verilmişti.

Üst Kurul kararındaki ifadeye göre; “… yayına katılan konuğun “…Ermeni, yani Osmanlı topraklarında gerçekleşen tehcir ve katliamların, soykırım olarak adlandırılan katliamların 109. Yıldönümü, sene-i devriyesi. Bu yıl da yasaklandı biliyorsunuz Ermeni soykırım anması” şeklindeki ifadeleriyle ilgili olarak programcıların, bir düzeltme girişiminde bulunmamasının kamusal sorumluluk ve sorumlu yayıncılık anlayışıyla bağdaşmadığı gibi toplumu kin ve düşmanlığa tahrik eden ve toplumda nefret duyguları oluşturabilecek nitelikte olduğu kanaatine varılmıştır.

Elektronik olarak gönderilen tebligatta, üst kurul karar metni açılmasına rağmen elektronik tebligat sisteminin yazılımsal bir hatasından dolayı kapatma günlerinin belirtildiği yazı açılamadı; dolayısıyla, haberdar olmamamız sebebiyle de karar uygulanamadı. Buna karşılık para cezası kararda yer aldığından, RTÜK’e ödeme için müracaat edildi ve ilk taksiti ödendi. Karara karşı da yasal süresi içinde yürütmeyi durdurma istemli dava açıldı.

Bilahare, sorunu fark ettiğimizde de RTÜK’e bu teknik meseleyi izah eden bir yazı yazıp, kapama kararını uygulayabilmemiz için, yeni gün verilmesini talep ettik. Ancak RTÜK, anılan dilekçemize cevap vermeden, tebliğ edilen günlerde yayınları durdurmadığımız için 03.07.2024 tarihli kurul toplantısında yayın lisansının iptaline karar verdi.

Bu arada Ankara 21. İdare Mahkemesi, ceza kararına karşı açtığımız davada, idarenin savunması verilene kadar yürütmeyi durdurma kararı verdi. RTÜK, yürütmenin durdurulması kararına karşı bir üst mahkemeye itiraz etti. Bu itiraz, üst mahkeme tarafından reddedildi. Böylece, ceza kararıyla ilgili yürütmeyi durdurma kararı olduğu için RTÜK, lisans iptal kararını tebliğ etmedi.

Ancak, 08.10.2024 tarihinde 21. İdare Mahkemesi, dosyayı yeniden değerlendirdi ve bu kere (daha evvel üst mahkeme tarafından onaylanmış olmasına rağmen) yürütmenin durdurulması talebini reddettiğini tarafımıza tebliğ etti. Açık Radyo olarak yürütmenin durdurulması talebinin reddine dair karara karşı üst mahkemeye itiraz ettik. Ancak RTÜK, üst mahkemeye itiraz aşamasını beklemeden, daha evvel aldığı 03.07.2024 tarihli lisans iptal kararını 11.10.2024 tarihinde tarafımıza tebliğ etti. Ve karasal yayın lisansımız iptal oldu. Karara karşı yürütmenin durdurulması istemli dava açıldı. Her iki dava için de sonucu bekliyoruz.

“FM bandında resmi yayıncı statümüzü kaybettik”
Açık Radyo’nun karasal yayın lisansı iptal edildi. Dolayısıyla FM bandında resmi yayıncı statümüzü kaybettik. FM yayına bağlı sürdürdüğümüz eş zamanlı internet yayını da FM yayını ile birlikte sona erecek. Zira halihazırdaki internet yayınımız tamamen karasal (FM) lisansımıza bağlıydı. Fakat karasal yayın lisansının iptali, radyonun kapanması manasına gelmiyor. Yayıncı olarak başvurma hakkımızın olduğu farklı lisans biçimleri var. Bunlardan birisi ile yayınımızı karasal ortamda olmasa bile sürdürmeyi umuyoruz. Ayrıca, yukarıda ifade ettiğimiz gibi, hukuki süreçler halen devam ediyor; en kısa zamanda hukuka aykırı olduğunu düşündüğümüz kararların yargısal süreçte de hukuka aykırılıklarının tespit edileceğini düşünüyoruz.

“Dijital imkanları değerlendiriyoruz”
Günümüzde dijital alanda, birçok farklı mecradan yayın yapmak mümkün; hepsinin kendi içinde olumlu ve olumsuz tarafları bulunuyor. Bunları teknik olarak değerlendiriyoruz. Ancak, yasal olarak internet yayıncılığı için de lisans alınması gerekiyor. Bunları da değerlendiriyoruz; en kısa sürede izin süreçleri için de yasal başvuruları yapacağız.”








Kategoriler

Güncel