Bağımsız haber sitelerinin bildirdiğine göre Azerbaycanlı gazeteci ve araştırmacı, OC Media muhabiri Bahruz Samadov, Bakü’de vatana ihanet suçlamasıyla gözaltına alındı. Samadov suçlu bulunması halinde 12-20 yıl hapis veya ömür boyu hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak
Samadov, hükümeti açıkça eleştiren biri ve sık sık Azerbaycan siyaseti hakkında yazıyordu.
Kafkaslar merkezli haber sitesi OC Media'nın haberine göre 28 yaşındaki Samadov'un kayıp olduğuna dair haberler, Çarşamba gecesi, arkadaşlarının ve meslektaşlarının Samadov'un planlanan toplantılara katılmadığını ve mesajlara yanıt vermediğini bildirmesiyle ortaya çıktı.
Perşembe sabahı, Samadov'un ailesi, arkadaşlarına ve medyaya, Samadov'un Çarşamba gecesi gözaltına alındığını ve ailenin dairesinin arandığını doğruladı.
Azerbaycanlı gazeteci Nurlan Libre, OC Media'ya, Samadov'un birlikte kaldığı büyükannesinin evinin arandığını söyledi. Ailesi Samadov'un vatana ihanet suçlamasıyla gözaltına alındığını bildirdi. Daha önceki haberler, Samadov'un uyuşturucu bulundurma suçlamasıyla gözaltına alındığı yönündeydi. Libre, Azerbaycan'da siyasi aktivistleri uyuşturucu suçlamasıyla gözaltına almanın 'yaygın bir uygulama' olduğunu belirtti.
Polis ve İçişleri Bakanlığı Samadov'un nerede olduğuna dair henüz kamuoyuna bir açıklama yapmadı. İçişleri Bakanlığı'nın bağımsız bir gazeteciye Samadov'u gözaltına almadıklarını söylediği öğrenildi. Samadov'un yakını gazetecilere göre bu, Samadov'un Güvenlik Servisleri tarafından gözaltına alındığı anlamına geliyor.
Gazeteci Ulviyya Ali'nin verdiği bilgiye göre, Samadov'un büyükannesi Zibeyda Osmanova gazetecilere, altı gizli servis çalışanının Çarşamba günü öğleden sonra evde uyuşturucu aradığını, iki telefon, iki bilgisayar, bir üniversite diploması ve Samadov'un kimlik kartı ve pasaportuna el koyduğunu söyledi.
Samedov, Prag'daki Charles Üniversitesi'nde doktora adayı. OC Media ve diğer yayınlar için sık sık yazılar kaleme alıyor ve Caucasus Digest podcast'inde düzenli bir yorumcu. Samadov ayrıca Ermenistan ile barışın savunucusu olarak biliniyor.
Samadov'un gözaltına alınması, diğer bir tanınmış Taliş araştırmacı olan Igbal Abilov'u vatana ihanet suçlamasıyla tutuklamasından kısa bir süre sonra gerçekleşti.
Birçok akademisyen, barış savunucusu, gazeteci ve aktivist Samadov'un gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Chatham House üyesi Laurence Broers, Samadov'un 'barış tartışmalarında ve medya yorumlarında hayati bir ses' olduğunu vurguladı ve onun bir an önce serbest bırakılmasını umduğunu ifade etti.
Akademisyen Vicken Cheterian, 'Azerbaycan devleti en parlaklarını susturuyor' diye yazdı ve şu ifadeleri kullandı: 'Azerbaycan'ın bugünü hakkında rapor verecek kimsesi kalmayacak: sadece devlet yalanlarını tekrarlayan insanlar'.
Freedom House Armenia'dan Andranik Şirinyan bunu 'yıkıcı bir haber' olarak nitelendirdi.
Şirinyan, 'Aliyev rejimine olanak sağlamaya devam eden Batı dahil herkesin onu serbest bırakmak için elinden geleni yapmasını umuyorum. COP29'a ev sahipliği yapacak bir ülke burası' diye yazdı.
BBC'den Grigor Atanesian da, Bahruz'u 'çok cesur ve gerçek bir kamu entelektüeli' olarak nitelendirdi ve onun 'bölgede sadece halkının haklarını değil, herkesin haklarını da önemseyen çok az sayıdaki sesten biri' olduğunu ekledi.
Mahkeme Samadov'u duruşma öncesi dört ay tutukluluğa mahkum etti. Samadov suçlu bulunması halinde 12 ila 20 yıl arası ömür boyu hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak.
Samadov, Azerbaycan Ceza Kanunu'nun, düşmanın yanında yer almayı, casusluk yapmayı, devlet sırlarını yabancı bir devlete dağıtmayı kapsayan 274. maddesi olan devlete ihanetle suçlandı.Avukatı Zibeyda Sadigova'ya göre Samadov, mahkemede "ülkesine asla ihanet etmediğini" belirterek masumiyetini savunuyor.
Bir hak savunucusu daha gözaltında
Öte yandan Azerbaycanlı yazar ve OC Media yazarı Samad Shikhi'nin de ülkeyi terk etmeye çalışırken Bakü havaalanında gözaltına alındığı bildirildi.
Cuma akşamı, Samadov'un vatana ihanetle suçlamasından kısa bir süre sonra Shikhi'nin gözaltına alındığına dair bilgiler ortaya çıktı.
Samadov gibi Şikhi de Azerbaycan'da demokrasi ve insan haklarının ve Ermenistan'la barışın açık sözlü bir savunucusuydu.