10 Ekim Ankara Katliamı Davası: 10 sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis

IŞİD'in 2015 yılında Ankara Tren Garı Meydanı'nda düzenlediği ve 103 kişinin hayatını kaybettiği saldırıya ilişkin davada karar verildi. Tutuklu 10 sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. İnsanlığa karşı suçtan ceza alan olmadı. Sanık Erman Ekici'ye, 101 kişiye yönelik "Silahlı terör örgütü faaliyetleri kapsamında kasten nitelikli öldürme" suçundan 101 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ekici, suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle "insanlığa karşı suç işleme" suçundan beraat etti.

Duruşmaya mağdurlar, katliamda ölenlerin aileleri, sivil toplum örgütü temsilcileri Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Sevilay Çelenk, bir kısım sanık ve avukatları katıldı.

Katliamda kardeşini kaybeden Gülistan Uzan, "Yaralıların üzerine polis gaz sıktı. Kardeşim bana gitmeden önce bir gariplik olduğunu söylemişti, çünkü yol boyunca hiç araçları durdurmamışlardı. Normalde bin kere durdururlardı, ama o gün alanda polisler bile arkaya saklanmıştı o gün bana bunları söyledi kardeşim. Kısaca o gün bile isteye katledildik. Neden bu mahkemeler, bunları göz ardı ediyor ve sorumlular yargılanmıyor. O gün orada taksicilere kadar herkes sanki bir şey biliyor ve ona göre hareket ediyordu" ifadelerini kullandı.

Katliamda kızını ve kardeşini kaybeden edebiyat öğretmeni İzzettin Çevik, "Bu katliam birileri tarafından ve bir amaçla, büyük olasılıkla iktidar  menfaati için yapılan bir katliam. Benim gördüğüm derslerde, aldığım eğitimde, böyle bir katliamla iktidar yıkılır, hükümet değişir. Bu ülke değişmedi, ama 10 Ekim’le iktidar biçimi değişti. Ben maalesef artık vicdana seslenmek istemiyorum, tarihin önünde mahkemenizin pirüpak olmasını beklemiyorum, çünkü onlar da memur. Ben artık emekli bir öğretmenim, o yüzden artık daha politik konuşacağım. Benim kızımı ve bacımı öldüren bu iktidardır. Siz de maşasısınız" diye konuştu.

Beyanların ardından savunma yapan sanık Hakan Şahin, olayla ilgisinin olmadığını savunarak beraatini istedi.

Sanık Resul Demir ise, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun katliamların yaşandığı döneme ilişkin açıklamalarına dikkat çekerek, "Ahmet Davutoğlu'nu işten kovdular, intikam için 'Anlatırsam yer yerinden oynar' dedi. Doğru söyledi. İnsanların yüzüne bunu söyledikten sonra ne yüzle bakıyor bilmiyorum. Gelsin anlatsın. Onu buraya mı getirirsiniz, bu karanlık dönemi anlatır, yoksa bir programa çıkıp mı anlatır, bilemem. Ama anlatarak bu yüzsüzlüğünden kurtulur" şeklinde konuştu.

Suçlamaları  kabul etmeyen ve savcılar tarafından koltuk için suçlandığını öne süren Demir, "Beni bilgisine başvuran kişi olarak aldılar ve ifadeyi verdim. Gübre aldığıma dair mesajlar var, ama benim gübre aldığıma değil, gübre sattığıma ilişkin mesajlar var. Okuldan bir arkadaşım, bana 'IŞİD katliam yapacak şuraya gitme' diyor, herkese attığı mesajı bana da atmış. 'Niye sana bu mesaj geldi' diyorlar, bununla suçluyorlar. Mütalaayı hazırlayan savcı evimde IŞİD kimlik kartları bulunduğunu söylüyor, evimde Google'dan bakılabilen bir kroki çıktığı için suçlandım. Herkes bakıyor" diye savunma yaptı.

Mahkeme, sanık savunmalarının ardından kararını açıkladı. Tutuklu 10 sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.

Sanık Erman Ekici'ye, 101 kişiye yönelik "Silahlı terör örgütü faaliyetleri kapsamında kasten nitelikli öldürme" suçundan 101 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ekici, suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle "insanlığa karşı suç işleme" suçundan ise beraat etti.

Davada, 26 sanıktan tutuklu olan 10'u hakkında hüküm verildi. 16 sanık ise firari.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 10 Ekim saldırısıyla ilgili hazırladığı iddianame, 13 Temmuz 2016'da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmiş ve ilk duruşma 7 Kasım 2016'da görülmüştü.

Yargılama sonucu mahkeme 3 Ağustos 2018'de davayı karara bağlamış ve 9 sanığı "anayasal düzeni ihlal" suçundan birer, "100 kişiyi kasten öldürme" suçundan da 100'er kez olmak üzere toplam 101'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırmış, davanın firari 16 sanığı hakkındaki dosyanın da ayrılmasına hükmetmişti.

"Silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan 18 yıl hapisle cezalandırılan sanık Ekici'nin ayrıca "anayasal düzeni ihlal", "100 kişiyi kasten öldürme" ve terör eyleminde yaralanan müştekileri için "öldürmeye teşebbüs" suçlarından da yargılanması için suç duyurusunda bulunulmuştu.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi dosyayı bazı sanıklar yönünden kısmen bozmuştu. Ekici hakkında "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçlamasıyla kurulan mahkumiyet kararını da bozan daire, Ekici'nin "kasten öldürme" ve "insanlığa karşı suç"tan yargılanması gerektiğini belirtmişti.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, yargılama sırasında Ekici hakkındaki dava, saldırıyla ilgili firari 16 sanıklı dava ile 9 kişi hakkında açılan davaları birleştirmiş, yargılamada sanık sayısı 26'ya yükselmişti.

Bir önceki duruşmada söz alan avukat İlke Işık:“8 yılda mahkemeye 256 talep sunduk,neredeyse tamamı reddedildi. Reddettiğiniz şey insanlığa karşı suçtur ve bu IŞİD'i öfkeli çocuklar olarak gören, Kobane düştü düşecek diyenlerin bakış açısıdır. İnsanlığa karşı suçu yok sayarsanız IŞİD'i aklarsınız" demişti.

Dava sonrasında açıklama yapan avukatlar "Tek bir kamu görevlisinin bile yargılanmadığı dava sürecinin sonunda mahkeme, Türkiye hukuk tarihinde ilk kez insanlığa karşı suçtan hakkında iddianame hazırlanan sanık Erman Ekici için bu suçtan beraat kararı açıkladı" dedi.

Kamu görevlileri yargılanmadı

Daha öncesinde ise Anayasa Mahkemesi (AYM), 10 Ekim Gar Katliamı’nda kamu görevlilerinin sorumluluğu olduğuna yönelik yapılan 9 bireysel başvuruyu karara bağlamıştı. AYM, kamu görevlilerinin soruşturulmaması nedeniyle yapılan başvuruları "kabul edilemez" bulmuştu. 

10 Ekim’de yakınlarını kaybeden pek çok isim olayda ihmali olduğunu ileri sürdükleri Ankara İl Emniyet Müdürlüğü görevlileri, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı yetkililerini, Millî İstihbarat Teşkilatı (MİT) görevlilerini, Emniyet Genel Müdürlüğü mensuplarını, Kara Kuvvetleri Komutanlığının sınır güvenliğinden ve sorumlu yetkilileri, Jandarma Genel Komutanlığı yetkilileri ile İl Sağlık Müdürlüğü Görevlileri hakkındaki şiküyetlerini içeren dilekçeyi Cumhuriyet Başsavcılığına sunmuştu. Cumhuriyet Başsavcılığı, aynı iddialara ilişkin olarak öncesinde verilen işleme konulmama ve işlemden kaldırma kararlarına dayanarak mükerrer nitelikte olduğunu değerlendirdiği dilekçenin işleme konulmamasına karar vermişti.

Bunun üzerine aralarında DİSK ve DİSK adına eski Genel Başkan Kani Beko, Genel İş Başkanı Remzi Çalışkan ve 10 Ekim Barış Derneği Başkanı  Mehtap Sakinci'nin yer aldığı 9 başvurucu AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. AYM, 10 Ekim Gar Katliamı’nda kamu görevlilerinin sorumluluğu olduğuna yönelik yapılan 9 bireysel başvuruyu birleştirerek karara bağladı. AYM, kamu görevlilerinin soruşturulmaması nedeniyle yapılan başvuruları "kabul edilemez" buldu.

(Ajanslar, ArtıGerçek, Agos)

Kategoriler

Güncel