Sağın ve popülist siyasi hareketlerin yükseldiği Avrupa ülkelerinde, önümüzdeki aylarda kıtanın politik geleceğini belirleyen genel seçimler olacak. İlk genel seçim bugün Hollanda’da.
Hollanda'da 12,7 milyon kayıtlı seçmen bulunuyor ve parlamentodaki 150 sandalye için 31 parti yarışıyor. Bunlardan 14'ünün en az bir sandalye kazanması bekleniyor.
Seçimde Mark Rutte’nin ‘Halkların Özgürlük ve Demokrasi Partisi’ (VVD) ve Gert Wilders’ın Özgürlük Partisi’nin (PVV) yanı sıra koalisyon ortağı olma şansı yüksek olan partiler arasında Demokratlar 66 (D66), Hristiyan Demokratlar (CDA), Hükümet ortağı İşçi Partisi'nin (PVDA) Yeşil Sol Parti (GL) ve Sosyalist Parti (SP) bulunuyor.
Hollanda'da genel seçimde oy verme işlemi yerel saatle 07.30'da (TSİ 09.30) başladı.
Sandıklar yerel saatle 21.00'de (TSİ 23.00) kapatılacak. Hollanda medyası, oy verme işlemi bittikten hemen sonra sandık çıkış anketlerini yayımlamaya başlayacak. Resmi sonuçlar ise 21 Mart'ta açıklanacak.
Yapılan kamuoyu yoklamalarına göre, Geert Wilders'in liderliğindeki göç ve İslam karşıtı aşırı sağcı Özgürlük Partisi'nin (PVV) seçimden oylarını artırarak çıkacak. Wilders'in partisi, Aralık-Ocak aylarında oylarını yüzde 20'nin üzerine çıkarmış olsa da daha sonra ivme kaybetmeye başladı.
Son kamuoyu yoklamalarına göre PVV, Başbakan Mark Rutte'nin lideri olduğu Halkların Özgürlük ve Demokrasi Partisi'nin gerisinde (VVD) ikinci sırada yer alacak.
Koalisyon görüşmeleri uzun sürecek
Sandıktan koalisyon hükümetlerinin çıktığı Hollanda’da, seçim sonrası yeni hükümet için yapılacak müzakerelerin uzun sürebileceği belirtiliyor. Bazı gözlemciler de parlamentoda çoğunluğun ancak üç ya da dört partinin bir araya gelmesi sağlanmasını bekliyor.
Kutuplaşma artıyor
Yapılan anketler, seçimlerin ardından ülkedeki kutuplaşmanın daha artacağına işaret ediyor.
Hollanda Başbakanı Mark Rutte, seçimlerden oy oranını ve sandalye sayısını artırarak çıkması beklenen Wilders ile hükümet kurmayacağını açıkladı.
Wilders, 2010 genel seçimlerinin ardından Rutte başbakanlığında kurulan azınlık hükümetini desteklemiş ancak kemer sıkma politikalarıyla ilgili yürütülen görüşmelerden çekilerek, hükümetin düşmesine neden olmuştu. Hollanda, bunun üzerine 2012 yılında erken genel seçime gitmek zorunda kalmıştı.