Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) dünya genelindeki hava kirliliği raporuna göre, Avrupa’daki havası en kirli 10 şehrin 8’i Türkiye’den. Avrupa’nın havası en kirli ikinci şehri Batman, üçüncüsü de Hakkari oldu.
The Guardian, Dünya Sağlık Örgütü verilerini kullanarak PM 2.5 sınırının üstünde yer alan şehirleri haberleştirdi.
Çapı 2.5 mikron ve altında olan partikül madde, WHO’ya göre hava kirliliğinde üst sınır kabul ediliyor. PM 2.5’un 10 μg/m3 daha yüksek seviyelerde olması solunum, dolaşım ve sinir sistemi üzerinde kalıcı hasarlar bırakabiliyor.
WHO’nun verilerine göre, dünya çapında havanın en kirli olduğu yer 217 μg/m3 ile İran’ın Zabol kenti oldu. İlk yirmi sırada Afrika ve Asya şehirleri bulunurken, sıralamanın Avrupa bölümünde ilk on şehir arasında Türkiye’den sekiz şehir bulunuyor. Bu veriye göre; Avrupa’nın havası en çok kirli ikinci şehri Batman, üçüncüsü ise Hakkari oldu. Bu şehirleri; Gaziantep, Siirt, Afyon, Karaman, Iğdır ve Isparta takip ediyor. Avrupa’da havası en kirli şehir ise Makedonya’nın Tetovo şehri oldu.
Temiz Hava Hakkı Platformu, WHO verileri üzerine hazırladığı raporunda, Türkiye’de PM 2.5 maddeleri konusunda önemli bir mevzuat eksikliği bulunduğunu belirtiyor. Rapora göre, Türkiye’de PM 2.5 maddesi için hazırlanmış yasal bir üst sınırın henüz olmaması, Türkiye’nin hava kirliliği endeksinde üst sıralarda yer almasına neden oluyor.
Hava kirliliğinin azaltılması için Bakanlığın henüz gerekli yatırımları ve düzenlemeleri yapmadığını belirten Platform, PM 2,5’la ilgili atılan tek adımın bazı şehirlerin ölçüm değerleri için pilot bölge olarak seçildiğini ifade etti.
Temiz Hava Hakkı Platformu raporuna göre; PM 10 maddesi için yapılan ölçümlerde kullanılan yasal üst sınır Avrupa Birliği ve Dünya Sağlık Örgütü üst sınırlarının oldukça üzerinde. Bu durum, “normal değerler” kavramının Türkiye’de başka şekilde değerlendirilmesine sebep olduğunu hatırlattı. Rapor, PM 2.5 konusunda Dünya Sağlık Örgütü ve Avrupa Birliği üst limitleri ile uyumlu yasal mevzuat oluşturulmasını ve ölçümlerin pilot uygulamadan çıkarılarak tüm Türkiye’ye yayılması gerektiğini vurgularken son yıllarda çevre kirliliği sorunlarının başında gelen kömüre dayalı enerji üretiminin azaltılması gerektiğini belirtti.
