Türkiye’de 1915-1923 arasında el konulan Ermeni mülkleri Amerika’da dava konusu olmaya devam ediyor.
Amerika vatandaşı üç Ermeni’nin Türkiye Cumhuriyeti, TC Merkez Bankası ve TC Ziraat Bankası’na açtığı davanın temyiz duruşması görüldü. Soykırım’dan kurtulanların yakını olan üç Ermeni, İncirlik’teki NATO üssünün bir bölümünde ve etrafında bulunan toplam 500 dönümlük arazinin iadesini istiyor. Dava 2013 yılında yerel mahkeme tarafından, dava konusunun mahkemeler değil seçilmiş kişilerce ele alınması gereken siyasi bir mesele olduğu gerekçesiyle iptal edilmişti.
4 Ağustos günü Kalifornaya 9. Temyiz Mahkemesi’nde görülen ‘Bakalian and Davoyan vs. the Republic of Turkey and its Central and Ziraat Banks’ (Bakalian ve Davoyan, Türkiye Cumhuriyeti ve TC Merkez Bankası ile TC Ziraat Bankası’na karşı) adlı dava ilk olarak Aralık 2010’da Kaliforniya Merkez Mahkemesi’nde açılmıştı. Alex Bakalian, Anais Haroutounian ve Rita Mahdessian isimli üç Amerikalı Ermeni, İncirlik’teki 500 dönümlük arazinin iadesini talep ediyor.
Açılan ilk davada iki bankanın avukatları ‘egemenliğin dokunulmazlığı’ kaidesini öne sürüp mahkemeden davanın iptalini talep etmişti. Kaliforniya mahkemesiyse Mart 2013’te davayı iptal etmişti. Mahkeme gerekçe olaraksa, Ermenilere ait mallara el konulması konusunda, bu işlem ancak soykırım da dahil olmak üzere bir insan hakları ihlali kapsamında yapılmışsa bankaların sorumlu tutulabileceği söylemişti. Mahkeme bu konudaki kararın da mahkemeler değil seçilmiş kişilerce ele alınması gereken siyasi bir karar olduğuna hükmedip davayı iptal etmişti.
‘Keyfi ve ayrımcı’
4 Ağustos’taki temyiz duruşmasını yöneten üç yargıç da yerel mahkemeye benzer şekilde, egemen bir devletin vatandaşlarının mallarını sahiplenme hakkının olduğunu, Amerika’daki bir mahkemenin ancak, el koyma işleminin bir uluslararası hukuku ihlali şeklinde olması halinde konuya müdahil olma hakkının olabileceğini iletti. Ermeni tarafını temsil eden avukatlar ise ‘egemenliğin dokunulmazlığı’ prensibinin bu davaya uygun olmadığı çünkü Ermenilerin, Türk yetkililerin kararıyla vatandaşlıktan çıkarılıp tehcir edildiklerini ve Türk hükümetinin Ermeni mallarına el koymasının keyfi ve ayrımcı bir uygulama olduğunu söyledi.
Federal Temyiz Mahkemesi’nin 90 gün içinde davayla ilgili kararını açıklaması bekleniyor. ABD’deki Ermeni basınında, davanın seyrine göre Amerika’daki 13 Ermeni’nin daha İncirlik’teki çeşitli arazilerde hak iddia edeceği bilgisi yer alıyor. Temyiz mahkemesinin kararında Ermeni Soykırımı’na bir göndermede bulunması durumunda, bu durumun Washington’un 1915 tanımını da etkileyebileceği düşünülüyor.