İsviçre’deki sağcı İsviçre Halkın Partisi (SVP) 12 Ağustos Cuma günü bir halk oylaması önergesi vererek, hukuki konularda ülkenin uluslararası yasalara karşı egemenliğini sağlamlaştırmak için adım attığını açıkladı.
Öneri eğer İsviçre halkı tarafından kabul edilirse, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) dönemin İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek lehine verdiği ifade özgürlüğü kararı İsviçre tarafından uygulanmayabilir.
SVP’nin ‘Yabancı Hakimler Değil, İsviçre Hukuku’ sloganıyla başlattığı kampanya, toplanan yaklaşık 117 bin imza onaylandığı takdirde referanduma gidecek. Partiye göre bu kampanya İsviçre’nin doğrudan demokrasi sisteminin önündeki engellere karşı yürütülüyor.
İsviçre Parlamentosu’ndaki en büyük parti olan ve son dönem yapılan anketlerde de en önde gözüken SVP, ülkeyi 2014’te de referanduma götürmüştü. Partinin kazandığı bu halk oylamasına göre Avrupa Birliği ülkelerinden gelenleri de kapsayacak şekilde ülkede uygulanacak bir göçmen kotası gündeme geldi. İsviçre medyasında Brüksel’in bu uygulamanın nasıl yürütüleceğine ilişkin müzakereleri son noktaya kadar zorlayacağı konuşuluyor.
SVP’nin iddiası vatandaşların kontrolü tekrar siyasi elitin elinden alması gerektiği yönünde. SVP’ye göre AB ile ‘göçmen kotası’ üzerine yürütülen müzakereler de siyasetçilerin uluslararası hukuku öne çıkararak, İsviçreli seçmenlerin isteklerini nasıl göz ardı ettiğine dair bir örnek, partiden bu konuda yapılan açıklamada, “Niyet çok açık: Vatandaşların egemen olduğu İsviçre’ye has bir sistem olan doğrudan demokrasi, ya kısıtlanmalı ya da tümden engellenmeli" deniyor.
Bu konuda işaret edilen bir diğer önemli örnekse AİHM Büyük Daire’nin İsviçre mahkemelerini haksız bulduğu Perinçek-İsviçre davası. Ekim 2015’te alınan bu kararda, ülkede yaklaşık on yıl gündemdeki yerini koruyan tartışmalı Perinçek davasında son sözü söyleyen Büyük Daire, 7’ye karşı 10 oyla, İsviçre’nin Doğu Perinçek’in ifade özgürlüğü hakkını ihlal ettiğine karar vermişti. O dönemin İşçi Partisi Genel Başkanı, bugünse Vatan Partisi Genel Başkanı olan Perinçek, 2005 yılında İsviçre’de katıldığı konferanslarda, Ermeni Soykırımı’nın ‘uluslararası bir yalan’ olduğunu söylemişti. İsviçre-Ermenistan Derneği ise Doğu Perinçek hakkında suç duyurusunda bulunmuş, İsviçre mahkemeleri de, Perinçek'in beyanatlarının ırkçı eğilimler içerdiğini ve tarihe ilişkin tartışmalara katkıda bulunmadığını tespit ederek, kendisini suçlu bulmuştu. İsviçre’nin bu karara uygun şekilde ırkçılıkla mücadele yasalarında değişikliğe gitmesi bekleniyordu. Ancak olası halk oylamasından çıkacak sonuca göre bu değişiklik de iptal edilebilir.