DBP Meclis üyesi Seve Demir, Özgür Kadın Kongresi üyesi Fatma Uyar ve Silopi Halk Meclisi Eş Başkanı Pakize Nayır, 5 Ocak gecesi Silopi’de bulundukları mahalleyi terk etmeye çalışırken öldürüldü. HDP Şırnak milletvekili Leyla Birlik, siyasetçi üç kadının kasten öldürüldüğünü söylüyor.
“Üçünün
de kadın olması tesadüf değil. Çünkü burada mücadelenin
öncülüğünü kadınlar yapıyor. Ama bilsinler ki, her katliamdan
sonra bizim inancımızı büyütüyorlar. Her katliamdan sonra daha
güçleniyoruz. Onları katlettiler ama biz hak ve adalet için daha
çok güçleniyoruz. Onları öldürdüklerini sanıyorlar,
yanılıyorlar, bu iradeyi kıramayacaklar. Çok öfkeliyim, yüreğim
çok acılı…” HDP Şırnak milletvekili Leyla Birlik, 5 Ocak
gecesi öldürülen üç kadın siyasetçinin cenazesini Şırnak
Devlet Hastanesi’nin morgunda beklerken, böyle konuşuyor.
Telefonla ulaştığımız Birlik, üç kadının teşhisini
kendisinin yaptığını anlatıyor: “Üçünü de teşhis ettim
ama Seve’nin yüzünün üçte ikisi yok. Saçlarından, ellerinden
tanıdım onu...”
Nasıl oldu?
HDP’li vekiller Pazartesi akşamı sokağa çıkma yasağının ve şiddetli çatışmaların devam ettiği Şırnak Silopi’de Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Meclis üyesi Seve Demir, Özgür Kadın Kongresi (KJA) üyesi Fatma Uyar ve Silopi Halk Meclisi Eş Başkanı Pakize Nayır’ın öldürüldüğünü duyurdu.
Birlik 5 Ocak Pazartesi akşamı 19.35’te DBP Silopi İlçe Eş Başkanı Gülşen Özden’den gelen telefonla durumdan haberdar olduklarını söylüyor. Özden’i arayan DBP Silopi İlçe yöneticisi Cabbar Çağatay. Özden hemen vekilleri arayıp yerlerini ve yaralı olduklarını haber veriyor. Bir iki dakika sonra aynı numaradan tekrar aranıyor, “Kan kaybediyoruz, 10 dakikaya kadar yetişmezseniz, hepimiz öleceğiz” diyorlar. Sonra gruba kimse ulaşamıyor.
Üç kadın yan yana
Leyla Birlik, “Tam olarak nasıl olduğunu bilemiyoruz. Bana telefon geldi, Silopi İlçe Eş Başkanı Gülşen’i aramış vurulanlardan Cabbar. Cabbar diyor ki, altı kişiyiz, yaralıyız. Seve heval de burada, yaralı diyor, hatta sürükleme sesleri geliyor. Kapı arıyorum sığınmak için” diye anlatıyor. BDP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek ve diğer parti yöneticileriyle emniyete, ambulansa, valiye yaralıların kurtarılması için ulaşmaya çalışmışlar. “Saat 01.00’e kadar sonuç alamadık. Daha sonra kolluk güçleri arıyor ambulansı, gelin alın burada üç cenaze var diye, bizim bildirdiğimiz noktada gidip buluyorlar arkadaşlarımızın ölülerini. Üç kadın yan yana yatıyor. 10 metre ötelerinde bir erkek varmış. Ama ambulans şoförü göremiyor erkek cesedini. Sonradan gidip almışlar erkek cesedini. Yüzü tanınmaz halde, teşhis edemedik.”
Mahalleyi terk etmeye çalışırken
DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek de yaptığı basın toplantısında üç kadın siyasetçinin “sivil oldukları bilinmesine rağmen devlet güçleri tarafından infaz edildiğini” iddia etti. Temmuz’dan beri AKP hükümeti tarafından 215 sivilin katledildiğini söyleyen Yüksek, üç kadının öldürülmesini şöyle anlatıyor: “Üç kadın arkadaşımız, parti çalışmaları için Silopi'deydi. Şehit Harun Mahallesi'nde kalıyorlardı. Asker ve polis mahallenin boşaltılması anonsu yapıyor. Orada bulunan PM üyemiz Sevê Demir ve yanındaki grup, anons üzerine Karşıyaka Mahallesi'ne geçiyorlar. Çatışmalar Karşıyaka Mahallesi'ne de taşınınca buradan Yeşiltepe Mahallesi'ne, iki mahalle arasında tek geçiş olan dere yatağından geçmeye çalışıyorlar. Geçtikleri esnada asker veya polis tarafından taranıyorlar. Dere yatağından diğer mahalleye geçmeye çalışırlarken vurulmuşlar.” Yerel yöneticilere ulaşamadıklarını, bu nedenle İçişleri Bakanı ve Kamu Müsteşarı ile iletişime geçtiklerini ve altı kişinin sivil ve yaralı olduklarını aktarmışlar. “Saat 21:30’da, gelen cevapta bize hiçbir sivil yaralanmasının olmadığı söylendi. Saatlerce bu durum devam etti. Saat gece 01.00 sıralarında belediyenin ambulansı gidip üç kadın arkadaşımızın cenazelerini alıyor. Bu kadar süre ne yaptınız?" diye soruyorlar.
Yüzünün üçte ikisi olmayan insan hemen ölür
Leyla Birlik de Kamuran Yüksek gibi üç kadın siyasetçinin kasten öldürüldüğü görüşünde. “Çünkü” diyor, “Yüzünün üçte ikisi yok olmuş bir insan ölür. Eğer Seve kafasına o darbeyi ilk anda almış olsaydı, Cabbar; Seve heval da yaralı demezdi, ölü derdi. Israrla yaralıyız diyor. O yüzden bence sonradan katlettiler arkadaşlarımızı.”
‘Cenazelerimizi bile bize çok görüyorlar’
Telefonla konuştuğumuz sırada, morga 13 yaşında bir kızın cesedinin getirildiğini de sözlerine ekliyor: “İsmini daha öğrenemedik, Cizre’den getirmişler, annesinin üstü kan içinde.” Birlik; Şırnak ve Silopi’nin bir cehennem yaşadığını söylüyor: “Burası cehennem gibi. İki gün önce vurulan iki gencin bedeni hâlâŞırnak Orman Müdürlüğü’nün avlusunda karlar altında. Kimliklerini tam olarak bilemiyoruz.Almaya gittik ama top atışları altında giremedik, çatışmalar çok şiddetli. Dün burada cenazeleri almak için yürüyüş vardı, o sırada bir genç daha vuruldu. Silopi’de insanlara işkence haberleri de çıkıyor. Zaten ahlâk ve vicdanları yoktu, artık hukuk da yok. Bu nasıl bir şeydir, hem öldürüyorsunuz hem de cenazelerimizi vermiyorsunuz? Bu nasıl bir çılgınlıktır, bu nasıl bir öfkedir, bu nasıl bir deliliktir ki cenazelerimizi bile bize çok görüyorlar?”
Perşembe günü cenazeleri Şırnak Devlet Hastanesi morgundan sabahtan alınacak Seve Demir Cuma günü Diyarbakır; Fatma Uyar ve Pakize Nayır da aynı gün Şırnak’ta toprağa veriliyor.