Zirve Yayınevi katliamının yaşandığı hanın sahibi CHP'li Ağbaba, cinayet öncesi iki MİT'çinin kendisine yayınevini sorduğunu açıkladı: 'Aynı kişiler cinayet günü de ordaydı.' Ağbaba, 'Aynı şey Hrant Dink'te de geçerli. Ne olacağını dünya alem biliyordu' diye konuştu.
Zirve Katliamı’na ilişkin ek iddianame hazırlanırken, cinayetin işlendiği yayınevinin bulunduğu hanın sahibi CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ağbaba, “Yayınevini izliyorlardı. Korumayarak cinayetin önünü açtılar. Yayınevini takip eden MİT’çiler cinayet günü oradaydı” dedi.
2. İDDİANAME HAZIRLANIYOR
Malatya’da 2007 yılında, biri Alman uyruklu üç kişinin öldürüldüğü Zirve Katliamı’yla ilgili davada, cinayetlerin hazırlık süreci ve arkasındaki örgütsel yapıya ilişkin olarak ikinci ek iddianame hazırlanıyor. İddianamede, cinayetlerin örgütsel bağlantısına ne kadar inileceği konusunda henüz bir bilgi yokken, CHP’li Ağbaba, cinayetlerin yaşandığı gün yayınevini takip eden iki MİT’çinin orada olduğunu söyledi. CHP’li Ağbaba, iki MİT’çinin cinayetler öncesi yayınevi hakkında kendisine sorular sorduğunu da anlattı. İddiasını ilk olarak Hürriyet gazetesinden Faruk Bildirici’ye anlatan Ağbaba, Taraf ’a şunları söyledi: “Bir gün iki kişi geldi, önce müşteri gibi davrandılar. Yayınevi hakkında sorular sordular. ‘İncil dağıtıyorlar mı’ dediler. Kendilerini gizleme çabası içinde değillerdi. ‘MİT’ten misiniz’ diye sorunca onayladılar. Oturduk, yarım saat sohbet ettik. ‘Bunlar kimdir, nedir, yayınevi sahibi nerededir, burada ne yapıyorlar’ gibi şeyler sordular. Ağzımdan laf alamayacaklarını söyledim. Öldürülen Tilman Ekkehart’ı tanırdım. Kendi halinde efendi bir adamdı. Onlar kimseyi rahatsız edecek bir şey yapmıyordu ancak birileri onlar hakkında dedikodular yaymaya başlamıştı. Köylüleri Hıristiyan yapıyorlar gibi. Birileri abartıyordu.”
‘CİNAYET GÜNÜ MİTÇİLER ORADAYDI’
Cinayetten yarım saat sonra hana gittiğini söyleyen Ağbaba, “Polis binayı çembere almıştı. Kimse giremedi içeri ama benimle konuşan o iki MİT’çi oradaydı” dedi. Ağbaba, MİT tarafından yakından takip edilen bir yerde cinayet işlenmesinin “devletin zafiyetine işaret ettiğini” belirterek, “İstihbarat belgelerinde de buraların izlendiği bilgileri yer alıyor. Aynı şey Hrant Dink’te de geçerli. Ne olacağını dünya alem biliyordu. Korumayarak cinayetin önünü açtılar. Hrant Dink, Santoro, Hatay, Malatya... Bunlar 18 yaşında çocukların yaptığı bir şey değil. Ortak, kolektif bir cinayet var ortada” diye konuştu.
‘ERGENEKON’UN İŞİ’
Davanın müdahil avukatlarından Erdal Doğan da hem Dink, hem de Zirve katliamından MİT’in haberdar olduğuna dikkat çekti. Avukat Doğan, “Bu cinayetlerin planlanması, azmettirilmesi, işlenmesinin arkasında ordu içinde örgütlenmiş Ergenekon yapısının olduğundan şüphemiz yok. Faaliyetlerden haberdar olan MİT’in ve emniyetin bunları engellemediği aşikâr” dedi.
(Kaynak: Taraf)