HDP İstanbul milletvekili Garo Paylan, Ahmet Hakan’a konuştu. Meclis'te Ermeni vekillerin Ermeni olmasının değil neyi savunduklarının önemli olduğunu belirten Paylan, söyleşide Esayan’a yönelik eleştirilerde bulundu.
AKP’den seçilen Markar Esayan’ı eleştirdi. “Markar Esayan'ın son dönem performansına baktığımızda bir Mehmet Metiner'den çok farkı yok” diyen Paylan, “Yalnızca Ermeni kimlikli olması benim için çok da bir şey ifade etmiyor” ifadesini kullandı.
Paylan, Esayan’a yönelik eleştirilerini şöyle sıraladı:
“Gezi'dekileri, Kobani'dekileri görmedi. Ermenilere küfredilirken, "Affedersin Ermeni" denilirken Markar, "Aslında öyle demek istemedi, şöyle demek istedi" falan diye tevil etmeye çalıştı. Bu suçlar işlenirken o, "Liderlik" diye sayıkladı. Bu anlamda nedamet getirmesi gerekiyor. Markar'ın Ermeni olması benim için bir şey ifade etmiyor. Benim için ne söylediği, ne savunduğu önemli. Benim partimdeki arkadaşlarım, bana çok daha yakındır.”
Paylan, CHP'den milletvekili seçilerek Meclis'e giren Selina Doğan hakkında ise “Selina Doğan'ın varlığından çok mutluyum. Sevdiğim bir dostum, arkadaşımdır. Birlikte hareket edebileceğimizi düşünüyorum” dedi
Söyleşinin tamamı şöyle:
AK Parti 'den Markar Esayan, CHP 'den Selina Doğan ve HDP'den siz... Üç Ermeni milletvekilisiniz... Üçünüz de aynı dava için mi çaba göstereceksiniz Meclis'te?
GARO PAYLAN: Artık Ermeni olmanın ilginçliği ortadan kalktı. Bundan sonra Ermeni olmamız değil, neyi savunduğumuz ve ne söyleyeceğimiz önemli olacak. Elbette üç Ermeni milletvekili seçilmesi önemli ama ben partimdeki Kürtleri ve Türkleri, mesela AKP 'den seçilen Markar Esayan'a tercih edebilirim.
Neden?
GARO PAYLAN: Çünkü Markar Esayan'ın son dönem performansına baktığımızda bir Mehmet Metiner'den çok farkı yok. Yalnızca Ermeni kimlikli olması benim için çok da bir şey ifade etmiyor.
Neden tepkilisiniz Esayan'a?
GARO PAYLAN: Son dört yılda mücadele ettiğimiz zihniyete destek veren, o zihniyeti meşru kılmaya çalışan bir performans gösterdi. Dört yıl öncesine kadar birlikte Tayyip Erdoğan 'a karşı bildiri imzalardık. Erdoğan karşıtı pek çok bildiride ortak imzamız var, bunlar kayıtlarda duruyor. Ama Markar Esayan özellikle son iki yıldır işlenen pek çok suçu meşru kılmaya dönük bir performans sergiledi. Onun Ermeni olmasını elbette önemsiyorum ama Ermeni olmak yeterli değil.
Ermeni olmak önemli değilse ne önemli?
GARO PAYLAN: Ne söylediğimiz önemli. Neyi savunduğumuz önemli. Bir arada yaşama gayretini mi savunuyoruz, yoksa tek adamın meşruiyetini mi tartışıyoruz? Önemli olan artık bu...
Dostluğunuz var mı kendisiyle?
GARO PAYLAN: Markar ile iki eski dostuz. Şu anda farklı düşünceleri savunan iki Ermeni'yiz. Böyle söyleyebilirim.
Peki CHP'den seçilen Selina Doğan?
GARO PAYLAN: Selina Doğan'ın varlığından çok mutluyum. Sevdiğim bir dostum, arkadaşımdır. Birlikte hareket edebileceğimizi düşünüyorum.
Anladığım kadarıyla siz ve Selina Doğan bir tarafta, Markar Esayan bir tarafta. Bu mudur?
GARO PAYLAN: Umarım Markar da dönüşür. Sonuç olarak AKP'nin dili kaybetti. Markar da bunu görecektir diye umut ediyorum. O dil kaybettiyse, AKP yeni bir dil bulmalıdır. Markar da yeni bir dil bulmalı. Bir arada yaşama iradesini nasıl yükseltiriz diye Meclis'te bir yol bulmalıyız.
Üç Ermeni milletvekili... Üçünüz birlik olup Ermenilerin sorunlarını Meclis gündemine taşır mısınız?
GARO PAYLAN: Yeni bir siyaset dilini bulabilirsek... Tabii ki olabilir. Markar'ın nedamet getirdiğini görürsem elbette ortak hareket edebiliriz.
Neden nedamet getirecek ki? Anlamadım.
GARO PAYLAN: Çünkü pek çok suçun kenarından geçti. Görmedi Markar. Böyle birisi değildi, suçları görürdü.
Hangi suçları görmedi?
GARO PAYLAN: Gezi'dekileri, Kobani'dekileri görmedi. Ermenilere küfredilirken, "Affedersin Ermeni" denilirken Markar, "Aslında öyle demek istemedi, şöyle demek istedi" falan diye tevil etmeye çalıştı. Bu suçlar işlenirken o, "Liderlik" diye sayıkladı. Bu anlamda nedamet getirmesi gerekiyor. Markar'ın Ermeni olması benim için bir şey ifade etmiyor. Benim için ne söylediği, ne savunduğu önemli. Benim partimdekki arkadaşlarım, bana çok daha yakındır.
Ermenilerin beş sorunu
Garo Paylan'a göre Türkiye'de yaşayan Ermenilerin sorunları şunlar:
- BİR: Ermeni okullarının statüsü yok. Statüye kavuşmalı.
- İKİ: Ermeni Patrikhanesi'nde seçim yapılamıyor. Patrikhane'nin statüsü yok.
- ÜÇ: "Soykodu" diye bir uygulama var. Ermenileri, Yahudileri, Süryanileri kodlayan... Bu uygulamaya son verilmeli.
- DÖRT: Askerde adının önüne "dikkat edilmesi gereken unsur" işareti konuluyor.
- BEŞ: Üçüncü şahıslara geçmiş Ermeni mülklerinin kamulaştırılıp iade edilmesi gerekiyor.
CHP değişmiş
Garo Paylan'dan CHP analizi:
"CHP'de dönüşüm var. Net olarak bunu Meclis kompozisyonunda görüyorum. Daha çok kadın var, daha çok genç var. Keskin ulusalcılar elenmiş, hayata daha soldan bakabilecek, eşitlik çerçevesinde bakabilecek milletvekilleri gördüm. AKP'de de yeni vekiller var. Umalım ki yeni bir siyaset dili bularak AKP de dönüşsün. Tayyip Erdoğan biraz hayatımızdan çıksın. AKP siyaset üretmeye başlasın. Yeni bir anayasayı bu topluma hediye edelim".
AK Parti, Ermeni karşıtı propaganda yaptı
İstanbul'da Ermeniler oylarını hangi partiye verdi?
GARO PAYLAN: Gururla söyleyebilirim ki Ermenilerin büyük çoğunluğu HDP'ye oy verdi.
Nereden biliyorsunuz bunu?
GARO PAYLAN: Biliyoruz. Kapı kapı gezdik. Gözlemledik.
Peki neden HDP'ye destek verdi Ermeniler?
GARO PAYLAN: Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu, "20-30 bin Ermeni oyunun hiçbir önemi yok, HDP'ye Ermeni soykırımını savunuyor diye küfredersek Türkiye toplumundaki oylarımızı yükseltiriz" diye bir plan yaptılar. Fakat işe yaramadı. Bu kez Ermeni'ye küfretmek, "Bunlar Ezidi, Bunlar Ermeni" demek kaybetti. Bunu gördük.
Ermeniler AK Parti döneminde kazanımlar elde etmedi mi?
GARO PAYLAN: AK Parti iktidarının ilk döneminde nispeten bir rahatlık yaşadık. Hakkını yememek lazım... Ama son dönemdeki otoriter dilden biz de nasibimizi aldık, bize de parmak sallandı. "Affedersin Ermeni" dendi. Ermeni toplumu, buna karşılık, "Sen bana belli birtakım vakıf mallarını verdin, ilk döneminde nispeten rahatlık yaşadık ama istediğin kadar malımızı, mülkümüzü ver, küfrederek oyumuzu alamazsın" cevabını verdi.
Ermeniler, AK Parti'ye oy vermediler mi yani?
GARO PAYLAN: Ben sıfıra yakın olduğunu düşünüyorum.
CHP'ye gitmiş midir Ermeni oyları?
GARO PAYLAN: Bir bölümü CHP'ye oy vermiştir. Selina Doğan'ın etkisiyle... Hrant Dink'in açtığı yoldan ilerliyoruz
Meclis'te üç Ermeni milletvekilimiz var: Markar Esayan AK Parti'den, Selina Doğan CHP'den ve siz HDP'den... Bu bir devrim mi?
GARO PAYLAN: Tabii... Bir şekilde devrim diyebiliriz.
Bu devrim, Hrant Dink'in açtığı yol sayesinde mi gerçekleşti?
GARO PAYLAN: Evet... Hem Hrant Dink'in yaşamı, söyledikleri ve mücadelesiyle... Hem de maalesef Hrant Dink'in katledilmesiyle... Hrant Dink bir fenomendi, tek başına büyük bir güneşti. Biz yalnızca onun büyük cesaretine hayranlıkla bakan ve onun açtığı yoldan onunla beraber yürümeye çalışan gençlerdik. Onun katledilmesi, hepimizin hayatını değiştirdi. Markar Esayan da, Selina Doğan da, ben de Hrant Dink için adalet arayışı mücadelede seslerini çıkaran gençlerdeniz.
Hrant Dink yaşasaydı ve üç Ermeni gencinin milletvekili seçildiğini görseydi... Çok etkilenirdi, değil mi?
GARO PAYLAN: Elbette, kuşkusuz. Çok etkilenirdi.
İşte Garo Paylan'dan "Türkiye'de Ermeni olmak, Meclis'te Ermeni milletvekili olmak" üzerine saptamalar:
BİZ AKRABAYIZ: Bizim ilk görünür Ermeni'miz Hrant Dink'ti. Onun sahiciliği toplumda olumlu etkiler bıraktı. Ermeniler görünür olduklarında, "öcü Ermeni" masalları da bir tarafa bırakılır. Çünkü bu coğrafyada herkes birbirine benzer. Hepimiz birbirimize benziyoruz. Tip olarak da birbirimize benziyoruz. Dilimizi, kültürümüzü, yemeğimizi, müziğimizi ortak ürettik.
İNSAN GARO: Anadolu'nun neresine gidersem gideyim, "Ermeni" her yerde küfürdü. Ama siz o ortama girdiğinizde ortam değişiyor. "Öcü Ermeni" gidiyor, yerine "insan Garo" geliyor. Dokunmak başladığında Ermeni kimliği bir tarafa bırakılıp insan kimliği öne çıkıyor. Ondan sonra "Garo şöyle bir Ermeni, Markar böyle bir Ermeni" diye bakabilirsiniz. Bu kimliğin normalleşmesidir.
DEMİRTAŞ, METİNER: Ermeniler, Kürtler diye toptancı bir bakış olmaz. Kimliklerin normalleşmesi gerekir. Kürt dediğimizde hangi Kürt? Mehmet Metiner de var, Selahattin Demirtaş da. Ermeni dediğimizde hangi Ermeni? Markar Esayan da var, Garo Paylan da. Normalleşme olursa toptancı bakışlar ortadan kalkar.
ÜÇ ERMENİ: Meclis'te tek Ermeni ben olsaydım zorlanırdım. İyi ki üç kişiyiz. Selina, Markar, Garo... Üç ayrı Ermeni... Üç ayrı bakış... Bu durum bizim kimliğimizi normalleştirir. Zaten Ermenilerin içine girdiğinizde Türkiye siyasetindeki bütün yelpazeyi görürsünüz. Burjuvamız da var, teneke evde yaşayan fakirimiz de...
NORMALLEŞELİM: Beni el üstünde tutmaları da hoşuma gitmiyor. Ne yerilmek istiyoruz, ne yüceltilmek. Ben Ermeni'yim diye özel bir muamele görmek istemiyorum. Siyasetimle değerlendirilmek istiyorum. Normalleşmenin gerçekleşmesi için geçmişteki dertlerimizle yüzleşmemiz şart. Yüzleşmezsek normalleşemeyeceğiz. Ben "Ermeni Garo" olmaya devam edeceğim. Ama o dertleri bitirdiğimiz zaman tam Garo olacağım. Belki o zaman tamamen siyasetimle değerlendirileceğim.
Ne tür tepkiler aldınız?
GARO PAYLAN: Dünyanın her yerinden Ermeniler, benim seçilmeme çok sevindiler. Çünkü ben "Ermeni soykırımı var" diyorum.
Markar Esayan ve Selina Doğan demez mi?
GARO PAYLAN: Markar bugün demez. Selina da zorlanır. Henüz partileri buna hazır değil çünkü.
Eski Markar der miydi?
GARO PAYLAN: Derdi tabii. Bugün diyemez, zor der diye düşünüyorum