Ermenistan’da merak, heyecan ve endişe

7 Haziran öncesinde Türkiye’deki seçimler ile hemen hemen hiç meşgul olmayan Ermenistan basını ve kamuoyu, seçim sonrasında ortaya çıkan sonuçlara oldukça çok ilgilendi. Özellikle HDP’nin %10 barajını geçmesi, AKP’nin mutlak iktidarının sona ermesi ve yarım asır sonra Meclis’te Ermeni milletvekillerin olacağı gerçekleri bu ilginin asıl sebebi.

Ermenistan basını, bölge uzmanları ve Türkologlar, 7 Haziran’daki seçimleri bir dönüm noktası olarak nitelendirdiler. Seçim öncesi gelişmeler ve olaylar Ermenistan basınında çok fazla yer almadığı halde seçim sonuçlarının açıklanması ile gözler Türkiye’ye çevrildi.  Genel olarak Ermenistan basını bu seçimler ile Erdoğan’ın “imparatorluğuna” bir son verildiği konusunda hem fikir oldu. Bazı uzmanlar Erdoğan’ın 2019 yılına kadar siyasette aktif bir yeri olacağını düşünürken, bir çoğu da partinin Davutoğlu sebebi ile oy kaybettiği görüşünde. Erdoğan’ın sert dili, kavgacı tarzı, Gülen cemaati ile verdiği savaş ve “Yeni Türkiye” rüyasının gerçek dışılığı sebebi ile oy kayıpları yaşandığını düşünenler de yok değil. 

“Özal gibi..”

Ermenistan basının bir kısmı AKP’nin oy kaybını, eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın yanlışlarına benzetiyor ve Erdoğan’nın Özal gibi partisini bırakıp Cumhurbaşkanı olmasının partiyi zayıflattığını hatta bitireceği yönünde tahminlerde bulunuyor. Davutoğlu’nun partiyi emanet etmek için doğru kişi olmadığı görüşüne yer veren gazeteler, aynı zamanda Davutoğlu’nun seçim kampanyası sırasındaki konuşmalarının sıkıcı tarih derslerini hatırlattığından bahsediyor.

Ermenistan’daki uzmanlar seçim öncesini çok iyi takip etmediklerinden olsa gerek HDP’nin barajı aşmasını “sürpriz” olarak tanımlıyor.  Ermenistan basınında çokça “Soykırımı kabul eden Kürt Partisi”, “Ermeni dostu” ya da “Ermeni sempatizanı” sıfatlarına layık görülen HDP’nin parlamentoda 80 civarında milletvekili ile temsil edilecek olması ilgi uyandırıyor.

“Ya AKP-MHP olursa?”

Türkiye’nin 63. Hükümetinin koalisyon hükümeti olacağı konusunda yaygın fikir söz konusu fakat olası koalisyonlar hakkında pek fikir yürütülemiyor. En olası koalisyonun AKP-MHP hükümeti olacağına dair fikir ise Ermenistan’ı endişelendiriyor. Böylesi bir durumda, özelikle dış politikada daha agresif ve Türkçü bir çizgi izleneceği ve Ermenistan’ın bundan kendine düşecek payı alacağı konusunda ciddi kaygılar var. Durum böyle olunca meclisteki HDP’li milletvekillerinin bu tip hükümet kurulduğu takdirde, bir fren olabileceği görüşü mevcut.

Koalisyon konusu tartışılırken, 1990 yıllardaki koalisyon hükümetlerinin başarısızlıkları hatırlanıyor, Türkiye’nin o günlere dönüp dönemeyeceği sorgulanıyor. AKP’nin %40 civarında oy toplamasında halka dağıtılan rüşvetlerin ve insanların işini kaybetme korkusunun rol oynadığına inanılıyor.

“Yıllar sonra 3 Ermeni vekil”

Ermeniler için bir diğer sevindirici fakat bir o kadar da merak uyandıran konu yaklaşık 60 yıl sonra mecliste 3 Ermeni milletvekili oluşu. Genelde bu 3 milletvekilinin HDP’den olduğu yanılgısı oldukça yaygın. CHP ve MHP hakkında pek konuşulmasa da MHP, ya da daha ziyade Ermeni halkının çokça kullandığı tabirle Bozkurtlar, halk arasında hala antipati yaratıyor. CHP için ise, Kemalist bir partinin önemli bir politik değişim yapamayacağı algısı söz konusu. Avrupa Birliği kurumlarının seçimlerine resmi tepkileri de takip edilen bir diğer konu. Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi ve AB Komisyonu  seçim konusundaki görüşleri dikkatle incelenen kurumların başında gelmekte.

AKP’nin tek başına iktidarda olamayacağı gerçeğinin, İŞİD’i zayıflatabileceği ve Ortadoğu siyasetinde daha olumlu gelişmelere yön vereceğine fikrine kapılan Ermenistanlılar da var. Ermenistan’ın özellikle ilgisini çeken bir diğer nokta ise Aliyev’in Davutoğlu’nu, Putin ise Erdoğan’ı tebrik etmiş olması. Türkiye ve yurtdışında olduğu gibi Ermenistan da dikkatini önümüzdeki 45 günlük sürece vermiş durumda, gelişmeleri bekliyor.



Yazar Hakkında