Türk Tarih Kurumu eski başkanlarından MHP Milletvekili Yusuf Halaçoğlu, gazeteci Murat Bardakçı’nın iddia ettiği sevk defterlerinin saklanması olayından haberdar olmadığını, bu konuda sorulacak soruların esas muhatabının yine Bardakçı olduğunu söyledi.
Murat Bardakçı’nın 1915’te verilen tehcir kararı sonrasında tutulan sevk defterlerinin bir Türk Tarih Kurumu (TTK) yetkilisi tarafından saklandığı iddiasıyla ilgili olarak, eski TTK başkanları Ali Birinci ile Metin Hülagü’nün olayla ilgilerinin olmadığını söylemişlerdi. 1993-2008 tarihleri arasında TTK’da başkanlık yapan MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu da sevk defterleriyle ilgili bilgisi olmadığını açıkladı.
Muhatap: Bardakçı
Agos’a konuşan Halaçoğlu, Bardakçı’nın iddia ettiği sevk defterlerinin saklanması olayından haberdar olmadığını, bu konuda sorulacak soruların esas muhatabının yine Bardakçı olduğunu söyledi. “Bu kadar detay açıklamışken, sözünü ettiği ismin de kim olduğunu açıklamazsa, müfteri olacaktır” diyen Halaçoğlu, 15 yıllık başkanlığı boyunca böyle bir işlem yapılmadığını, Bardakçı’nın iddia ettiği gibi bir işlemin yapılmasının imkânsız olduğunu söyledi: “Devlet arşivlerinden de üst düzey yetkili olarak görev almış birisi olarak söylüyorum, bir TTK başkanı, devlet arşivlerinden belge çıkarıp başka bir kuruma saklayamaz. Bırakın TTK başkanını, arşivlerden sorumlu herhangi bir yetkili de böyle bir şey yapamaz. Ben arşivlerde görevliyken, müftülük arşivindeki belgelerin devlet arşivine alınmasına bile izin verilmemişti.”
Talat Paşa’nın defteri
Sevk defterlerini arşivlerde hiç görmediğini söyleyen Halaçoğlu, Genelkurmay Başkanlığı’nın Ermeni meselesine dair yayımladığı bir kitapta bir sevk defterinin de yer aldığını ve çalışmalarında bu belgeye yer verdiğini belirtti. Tehcir edilen Ermenilerin sayısının, tehcirin gerçekleştiği bölgelerden İstanbul’a gelen şifreli telgraflardan hesaplanabileceğini söyleyen Halaçoğlu’nun hesabına göre bu sayı, 550 bin civarında. Bu sayının, Talat Paşa’nın evrak-ı metrukesindeki yaklaşık 900 bin sayısıyla çelişmesini ise, merkezde planlanan ile yerelde gerçekleşenin farklı olabileceğini söyleyerek açıkladı. Ayrıca Halaçoğlu’na göre, Bardakçı’nın yayımladığı Talat Paşa’nın evrak-ı metrukesindeki yazı, Talat Paşa’ya ait değil ve Genelkurmay’ın yayımladığı kitaptaki bir belgedeki yazının aynısı.