Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin katledilmesiyle ilgili soruşturmada ilerleme sağlanamazken, Sur’daki çatışmalarla ilgili hazırlanan iddianamede, görgü tanıklarının ifadelerine yer verildi.
Tutuksuz olarak yargılanan sanık Ekrem Ö. ifadesinde örgüt mensubu Mahsum Gürkan’ın Elçi’yi öldürdüğünü iddia etti.
Ekrem Ö., Rodi kod adlı örgüt mensubunun yanından hiç ayırmadığı kamerası olduğunu belirterek şunları söyledi, “Kamerada Tahir Elçi’nin vurulma anına ait görüntüler vardı. Görüntüler bulunduğum ortamda Rodi ve Zagros adlı örgüt mensupları tarafından izletildi. İzlediğim görüntülerden çok net bir şekilde Mahsum Gürkan’ın tek bir atışla Tahir Elçi’yi vurduğunu bizzat gördüm. Görüntülerde Mahsum Gürkan’ın ‘Ben vurdum, ben vurdum’ dediğini gördüm. Tahir Elçi olayında Mahsum Gürkan’ın yara almadığını, ‘Hakkı’ kod adlı örgüt mensubunun sırtından ağır yaralandığını biliyorum. Sur’da tedavisi devam ediyordu. Operasyonun 40’ıncı günü sorumlular hariç diğerleri mühimmat tükendiği için teslim olmak istedi. Sur sorumlusu Ciyager’in talimatı ile mühimmat sevki yapılınca çatışmaya devam ettiler”
İddianamede yer alan tanık ifadelerine Diyarbakır Barosu’ndan yanıt geldi. Baro Genel Sekreteri Abdullah Cağer, “O dönemde burada yakalanan bir şahıs varsa, 10 aydır bu şahsa ilişkin neden bir işlem yapılmadı” dedi.
Diyarbakır Barosu tarafından Tahir Elçi’nin ölümünün ardından Adliye önünde her Cuma günü düzenlenen anma etkinliklerinden 23 Eylül Cuma günü yapılankinde konuşan Cağer, Ekrem Ö. ile ilgili bir bilginin kendileriyle paylaşılmadığını ifade ederek, şunları söyledi,
“Tahir Elçi’nin öldürüldüğü yerdeki görüntüler defalarca izlendi. Yine bu kapsamda orada görgü tanığı olabilecek ne kadar kişi varsa, imkanlar dahilinde hepsine ulaşmaya çalışmışız. Bütün bu kapsamda hiç birisinin buna yönelik, kaçan şahısların ateşinden kaynaklı bir öldürme olasılığının olmadığını gördük. Nihayet soruşturma makamı tarafından askeri kriminalde bilirkişiler istenmiş, yerinde lazer ışınları ile birlikte ölçümler alınmış, kurşunun geleceği yön tespit edilmiş, bütün yapılan çalışmalar neticesinde dosya Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş. Adli Tıp Kurumu’na gönderilmeden bu heyetin gönderdiği raporu da biz soruşturma makamından almıştık ve detaylı incelemiştik. Burada kaçan iki şahsın silahından çıkan herhangi bir kurşunun Tahir Elçi’ye isabet etmediği, başkanın öldürülmesi olayından önce bunların ateş edemez hale geldiklerinde bile Tahir Elçi’nin henüz yaşadığı bütün görüntülerde açık bir şekilde belirlenmiştir.”
Cağer, “Bütün bu hususlar sadece ve sadece Tahir Elçi’nin öldürülmesine ilişkin olayı, cezasızlıkla mücadele kapsamındaki dosyalara da eklemekten ibarettir. Ancak biz Diyarbakır Barosu olarak buna izin vermeyeceğiz ve Tahir Elçi’nin dosyasının bu şekilde kalmasına izin vermeyeceğiz” diye konuştu.