DİNK CİNAYETİ DAVASI

Hrant Dink cinayetinin üzerinden sekiz yıl geçti. Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘karanlık dehlizlerde kaybolmayacak’ dediği cinayet davası hâlâ adliye koridorlarında. Cinayette adı geçen kamu görevlileriyle ilgili olarak, 2010’daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararına rağmen yıllarca hiçbir işlem yapılmadı. Hükümetle Gülen Cemaati arasındaki ittifakın dağılmasının ardından ise soruşturma savcısı değişti ve kamu görevlileri ifadeye çağrılmaya başlandı. Dink cinayeti soruşturması, tarafların birbirine sorumluluk atmaya çalıştığı bir savaş alanına dönüşmüş durumda. Bugünlerde ise ilk kez, kamu görevlileri, cinayetle ilgili olarak tutuklanmaya başlandı. Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, süreci ve son gelişmeleri değerlendirdi.

Dink cinayeti soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan iki polis, Özkan Mumcu ve Muhittin Zenit tutuklandı.

Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında mahkemeye sevk edilen dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Faruk Sarı, adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı.

Hrant Dink cinayetiyle ilgili kamu görevlilerinin ifadesinin alındığı soruşturmada dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, 'şüpheli' sıfatıyla savcının sorularını yanıtladı.

Hrant Dink cinayetiyle ilgili devam eden soruşturmayı yürüten savcı Yusuf Hakkı Doğan Yargıtay üyesi oldu.

Agos gazetesinde Sabiha Gökçen haberinin yayınlanmasının ardından Hrant Dink’i İstanbul Valiliği’ne çağıran Ergun Güngör, Dink soruşturmasında ifade verdi. Hrant Dink, o görüşme için ‘’tehdit edildim” demişti.

Dink cinayeti soruşturmasında savcılık ifade alma işlemine devam ediyor. Savcılık, cinayette adı geçen Trabzon’da görevli polis memurlarını ifadeye çağırdı. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin ise çağrılmasına rağmen halen ifade vermedi.

Ali Fuat Yılmazer’in verdiği ifadeyi değerlendiren Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcoğlu, ifadelerin gerçekliğinin bulunmadığını söyledi.