Ece Güneş Saadetyan ile Knar Babayan, birbirlerinden bağımsız olarak aynı konu üzerinde çalışan iki gazeteci. Türkiye’deki karma evliliklerle ilgilenen iki gazeteci de ağırlıklı olarak Ermeni toplumu üzerinde yoğunlaşmış. İkili, Hrant Dink Vakfı aracılığıyla bir araya gelerek fikir alışverişinde bulunup projelerine dair bilgileri paylaştılar. Biz de Saadetyan ve Babayan’la projelerini konuştuk.
‘Tanıdı€ım ilk Ermeni’yle evlendim’
Ece Güneş Saadetyan, Ankara’da doğduğunu, 26 yıl orada yaşadığını ve İstanbul’a gelene kadar hiçbir Ermeni’yle tanışmadığını söylüyor: “Evlenmeden önce, rasyonel olarak Ermenilere veya genel anlamda azınlıklara dair fikrim vardı, ama evlendikten sonra azınlık olma fikriyle duygusal bir ilişki de kurdum. İstanbul’a geldiğimde, dolaylı yoldan ‘arkadaşımın arkadaşı’ kimliğinde, Ermenilerle ilk tanışıklığımı yaşamış oldum.”
Karma evlilik konusunu da kendinden yola çıkarak araştırmaya başladığını söyleyen Saadetyan, hikâyesini şu sözlerle anlatıyor: “Ankaralıyım, 26 yaşıma kadar oradaydım, dolayısıyla etrafımda hiç azınlık olmadı. Burada da olmadı aslında, ama ilginç bir şekilde ilk tanıdığım azınlık mensubuyla da evlendim. Benim gibi hisseden var mı, başkaları bunu nasıl yaşıyorlar, Türk tarafı kız değil de erkek olduğunda nasıl oluyor diye merak ettim. Sorularımı takip ederek çıktığım yolda, yavaş yavaş cevapları da buluyorum.”
Esas mesele ailede de€il toplumda
Anne babasının da karma evlilik yaptığını söyleyen Saadetyan, evliliklerinin her iki aile için de sorun teşkil etmediğini söylüyor: “Annem Sünni Türk, babam Kürt Alevi ve kaçarak evlenmişler; dolayısıyla hâlimizi anladılar, bir sorun olmadı. Eşimin anne-babası vefat etmiş, ama anlattıklarına göre onlarda da bir sorun olmazmış. Ablası var, diğer akrabalarıyla da hiçbir sorunumuz yok, zaten aile içinde biri daha karma evlilik yapmış, alışkınlar bu duruma.”
Saadetyan, karma evliliklerin toplumdaki etkilerine de değiniyor: “Ailenizde olmasa da toplumla sorun yaşayabiliyorsunuz. Soyadınız değişiyor ve bir kuruma nüfus cüzdanınızı verdiğinizde size atılan bir bakıştan, ufacık bir sözden işkillenebiliyorsunuz. Daha önce azınlıklara yapılan bir ayrımcılık varsa, siz de bir azınlıkla evlendiğiniz zaman bundan doğrudan etkileniyorsunuz.”
‘Ermenistan’da da karma evlilik var’
Knar Babayan ise, Ermenistan’da Türkiyeli bir Ermeni’yle tanışmasıyla bu projeye başladığını söylüyor: “Bir arkadaşımın arkadaşı Ermenistan’a geldi, onunla tanıştığımda sevgilisinin Ermeni olmadığını söyledi. Ben de bunun üzerine Türkiye’deki Ermenilerin karma birlikteliklerini merak ettim ve araştırmaya başladım.”
Babayan, Ermenistan’da da karma evlilikler olduğunu söylüyor: “Yerevan’ın yanı sıra, Karabağ’da da karma evlilikler var. O bölgede Azerbaycanlı ile evlenenleri görmek dahi mümkün. Ancak Türkiyeli Ermenilerin karma birliktelikleri daha çok ilgimi çekti ve ben de bu konuya yöneldim.”
Saadetyan’la görüşmelerinin önemine de değinen Babayan, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Aynı konuda çalıştığımız için görüşmemizin her ikimiz için de verimli olduğunu düşünüyorum. Fikir alışverişinde bulunmamız, birbirimizin aklındaki soruları paylaşmamız oldukça önemli. Ece’yle görüşmem, projeyle ilgili daha kapsamlı ve verimli çalışmamı sağlayacak.”
