Azınlık gazeteleri için zorlu dönem

Koronavirüs salgını nedeniyle oluşan şartlar, zaten kritik dengeler içinde yayınlanan azınlık gazetelerini ekonomik açıdan daha da zorlamaya başladı. Dağıtım sorunları ve ilanlarda düşüş, kısıtlı bir okur kitlesine hitap eden azınlık gazeteleri açısından gelir kaybı ve belirsizlik yaratıyor. Kimi on-line yayına geçti kimi de sayfa sayısını düşürmek zorunda kaldı. Belirtmek gerekir ki Agos da bu şartlarda sayfa sayısında küçük bir kısıntıya giderek yayınını sürdürmeye çalışıyor. Haftalık ve günlük yayınlanan gazetelerden Marmara, Apoyevmatini, Şalom ve Jamanak gazetelerinin yayın yönetmenleri ile gazetelerini hangi şartlarda yayınlayabildiklerini konuştuk.

“Nasıl devam edeceğimiz soru işareti”
Ari Haddeler- Marmara gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
“Korona virüs global salgını her sektör gibi basın sektörünü de vurdu. Biz de Marmara gazetesi olarak bundan payımızı aldık diyebilirim. Türkiye’de vaka sayısı artmaya başladığında ve ilk vefat haberi duyulduğunda oturup bir değerlendirme yaptık. Vefat eden o vatandaşımız maalesef gazetemizin ofisinin bulunduğu caddeye çok yakın, yaklaşık 50 metre mesafede bulunan, gazetemizin personelinin günlük ilaç ihtiyacını karşıladığı bir eczanenin sahibiydi. Bu vefat ile birlikte eczane personelinin de hastanede tedavi altına alınması, durumun ciddiyetini açık açık ortaya koyuyordu. Bu gelişmeler ışığında bir süre ofisimizi kapatıp, kağıt baskıya ara vererek online baskıyla yetinmeye karar verdik. Okurlarımızın mağduriyetini asgariye indirmek için de online içeriğimizi arttırdık, ve buna ilaveten gazetemizin PDF baskısını da okurlarımıza sunmaya başladık.  
Kuşkusuz bir gazeteyi günlük satıştan çekip ücretsiz olarak sadece online olarak internette sunmak maddi açıdan büyük bir fedakarlık gerektiriyor, ancak personelimizin sağlığı söz konusu olduğunda bunu göze almak zorunda olduğumuzu düşündük. Satıştaki kayıpların yanında elbette ilanların da yok denecek kadar azaldığını belirtmek gerekiyor. Kilise etkinlikleriyle birlikte her türlü sosyal etkinliklerin de iptal edilmiş olması ilanların da hemen hemen duracak kadar azalmasına neden oldu. Bu şartlarda aşağı yukarı sıfır gelirle bir iş kolunun ne kadar direnebileceği bir soru işaretidir. Birkaç hafta süreceğini düşündüğümüz süreç görünüşe göre çok daha fazla uzun sürecek, zaten zor şartlarda çalışan, varlığını sürdüren azınlık gazeteleri olarak buna ne kadar dayanabileceğimizi bilemiyoruz. Cemaatimizin sorumlu mevkilerinde bulunan yöneticilerimizin bu zor dönemde basınımızın da desteğe ihtiyacı olduğunu hatırlayarak ilan ve duyurularını facebook ve diğer sosyal medya kaynaklarında yayınlamakla yetinmek yerine, eskiden olduğu gibi gazetelerimizde de yayınlatmaları için çağrı yapmak istiyoruz.”

“Henüz çare bulabilmiş değiliz”
Mihail Vasiliadis- Apoyevmatini gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
“Sorunuzu bir iki paragraf ile cevaplamaya çalışarak şöyle diyebilirim: Gazetemizin birinci hedefi İstanbul'da kalakalmış olan yaklaşık 600 aileye ulaşabilmek. İkinci hedef ise bunu başarabilmek için elzem olan mali imkanı sağlayabilmek.
Birinci hedefe ulaşabilmek ancak gazetenin basılı versiyonu vasıtası ile mümkün oluyor, çünkü ‘hedef kitle’nin yaş ortalaması altmışın üstünde ve büyük kısmının dijital basın ile ilgisi yok. Dağıtım küçük bir grup tarafından gerçekleştirilmekte ve topladıkları para, gerçekten zor ve yorucu olan işlerinin karşılığı olarak, kendilerine kalmaktadır. Bu gazetelerin bir kısmını doğrudan doğruya kapıyı çalarak elden vermekte, bir kısmını ise -Rumların daha yoğun olduğu mahallelerde- bayilere bırakmaktadırlar. Böylece büyük zorluklarla bir denge sağlanmış durumdaydı.
Maalesef korona virüsü nedeniyle bu denge altüst oldu. Dağıtıcılardan, yaşı 65'in üstünde olanlar iş yapamaz duruma düştü. Aynı şekilde, yaşı 65'in üstünde olan okuyucular da dışarı çıkamaz oldular. Geride kalan dağıtıcılar kendilerini zorlayarak dışarıda kalanların açığını kapatmaya çalışmaktalar. Dağıtan grubun başında olan ve yıllardır bu işi yapan dostumuzun benim ta kalbimin içine oturan bir lâfı vardır: ‘Benim babam bu gazeteyi dağıtarak yedi çocuk büyüttü’. (O yıllarda Apoyevmatini'nin tirajı on binlerle ifade ediliyordu). Korona virüsü nedeniyle elzem olan parayı toplayabilmek konusunda da büyük zorluklar meydana çıktı. Sabit gelirler dışındaki reklam gelirleri tamamen sıfırlandı. Bu ikinci kayıpla ilgili olarak henüz bir çare bulabilmiş değiliz.”

“İşimiz daha da zor olacak”
İvo Molinas- Şalom gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
“Korona tecritleri başladığında Şalom'un sadece on –line olarak yayınlanması konusunu arkadaşlarla uzun uzun müzakere ettik. Belirsizlik ortamında işin nereye kadar gidemeyeceğini bilmediğimiz için her farklı fikre hak veren kaotik bir duruma girdik. 
Ancak yaklaşan Hamursuz Bayramı dolayısıyla riske girmeye ve basılı gazetenin devamına karar verdik. İlk hafta daha da riske girerek kısıtlı sayıda da olsa personelimiz gazete binasında çalıştı. Ancak ikinci haftadan itibaren tüm sistemi evlerde kurarak, uzaktan ve dijital iletişimle gazete sayfalarını evlerde hazırlayıp pdf'lerini matbaaya yolladık.
Bir başka sıkıntıyı dağıtımda yaşadık. Tirajımızın yüzde 90'ını oluşturan abonelerimizin evlerine teslimatı yapan bir arkadaşımız tam 65 yaş sınırına yakalanınca dağıtım için yeni formüller arayarak işin aksamamasına çalıştık. Aksamalara rağmen dağıtımımız bugün yüzde 95'lik bir başarıyla devam edebiliyor.
Bugün itibariyle, Şalom, reklamların minimuma indiği bir dönemde sayfa sayısını dörtte bir düşürse de, yayın hayatına hem kağıt gazete olarak, hem de dijital  ve de web platformlarında devam ediyor.
Belirsizlik devam ettiği için geleceğe yönelik bir öngörüde bulunmamız zorlaşıyor. Lakin, ekonomik engellerin daha da artacağı bir ortamda işimizin çok daha zor olacağını söyleyebilirim.
Tek başına olduğunuz evlerinizden bir gazete çıkarmanın hiç de zevkli bir uğraşı olmadığını da söyleyebilirim.
Gönüllü yazarlarımızın büyük destekleri, reklam verenlerimiz, gazete aşkımız  ve umut, bu çok zor ve tuhaf zamanlardaki motivasyonumuzun en önemli ögeleri olsa gerek.”

“Büyük darbe vurdu”
Ara Koçunyan- Jamanak gazetesi Genel yayın Yönetmeni
“Bu salgın bize büyük bir darbe vurdu. Zaten çok kırılgan, pamuk ipliğine bağlı dengelerimiz vardı. Salgının Büyük Oruç ve Paskalya yortusu dönemine denk gelmesi, mali bakından içerisinde bulunduğumuz yılı ipotek altına aldı. Salt Ermeni toplumunun kaynaklarından beslenebilen ve ticari reklam alma olanağından yoksun bir kurum olarak, zaten geleceğe hazırlanacak kaynak bulamıyorduk, gündelik dengeleri korumaya çalışıyorduk ve şimdi de bu darbe geldi.
113 yıldır günlük olarak kesintisiz yayın yapan Jamanak, şu anda baskısını sürdüren tek günlük Ermenice gazete olarak misyonuna sadık bir biçimde ve Ermeni toplumundaki iletişim gereksiniminin karşılanması için katkısını, dahlini getiriyor. En büyük direnişin üretim olduğunu var sayarak, salgın ortamındaki risklere karşı alınan önlemlere harfiyen özen göstererek işimizi yapıyoruz. Çalışmalarımızın aksamaması için bize kolaylıklar sağlayan ilgili resmi mercilere müteşekkiriz. Cemaat kurumlarımızın tavrını şu aşamada yorumlamamayı daha uygun buluyoruz. Nefesimizin yettiği yere kadar işimizi yapacağız. İnşallah bu zor geçiş dönemini, bu çetin mücadele sürecini, kalıcı değerlerimizi korumayı başararak atlatabiliriz. 
Azınlık gazeteleri, Türkiye'nin kültürel çeşitliliği ve kamu oyunun daha bütüncül şekillenebilmesi bakımından büyük önem taşıyor. Umarım bu köklü kurumlar krize direnebilecek bir çare bulabilir.”

Kategoriler

Toplum Güncel