Birleşmiş Milletler (BM) Zorla veya İrade Dışı Kayıplar Çalışma Grubu'nun aralarında bulunduğu üç çalışma grubu, 1915-1923 yıllarında zorla yerlerinden edilen Ermenilerin akıbeti hakkında 25 Mart 2019 tarihinde Türkiye’ye bir soru önergesi iletti.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin resmi internet sayfasında yayınlanan belgeye göre, BM Düşünce ve İfade Özgürlüğü Özel Raportörü David Kaye, Zorla veya İrade Dışı Kayıplar Çalışma Grubu Direktörü Bernard Duhaime ve Hakikat, Adalet, Tazminat Teşviği ve Tekrar Olmama Garantileri Özel Raportörü Fabian Salvioli, Türkiye hükümetinin cevaplanması üzere ortak bir önerge hazırladı.
Belgede şu sorulara yer verildi:
1. 1915-1923 yıllarında zorunlu iç tehcire, tutuklamalara tabi tutulan, yargısız öldürülen ve zorla kaybolan Ermenilerin akıbetinin veya bulundukları yerin bulunması için Türkiye tarafından ne gibi adımlar atıldı?
2. Mağdurların ve genel olarak toplumun bu olaylar hakkında bilgi edinme hakkının, ayrıca adaletin ve kaybolan mallar için tazminat hakkının yerine getirilmesine yönelik ne gibi adımlar atıldı?
3. Bu olaylar sonucu hayatını kaybeden Ermenilerin cesetlerinin bulunduğu yerlerini bulmak üzere ne gibi adımlar atıldı?
4. 2017 yılında kabul edilen ve yasama organının temsilcileri tarafından bazı ifadelerin kullanılmasını yasaklayan mevzuatın kabul edilme sebeplerine dair bilgi verilmesini; bunun, uluslararası insan haklarına ve özellikle Uluslararası Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’nin 19. Maddesine nasıl uyduğunun açıklanmasını rica ederiz.
5. Ermenilere karşı işlenen suçlar konusunda açıklamalar yapanların cezalandırılması için uygulanan Ceza Kanunu’nun 301. maddesinin hangi vakalarda uygulandığı hakkında ayrıntılı bilgi verilmesini rica ederiz.
BM soru önergesinde bu soruları cevaplamak üzere Türkiye’ye 60 günlük bir süre verildi. Edinen bilgiye göre Türkiye, 17 Mayıs tarihinde Cenevre'deki BM Temsilcisi Sadık Arslan kanalıyla bu sorulara cevap vermeyi reddettiğini açıkladı.