Yıllardır Türkiye siyaseti, medyası, akademisi ve elbette Ermeni günlük hayatının dilinde olan “Ermeni Diasporası” derken ne anlamak gerekir? ABD’deki “Diaspora” yekpare bir bütün mü, yoksa kendi arasında görüş farklılıkları var mı? Hangi konularda birleşiyorlar, hangi konularda ayrılıyorlar? Kaç kişiler? Taşnaklar zannedildiği kadar etkin mi? ABD’li gazeteci Emil Sanamyan, soykırımın 100. yılı anmaları yaklaşırken Agos için ABD Diasporası’nı tanıtan bir makale kaleme aldı.
Etnik diasporaları tanımlamak güç bir iştir. Farklı ülkelere dağılmış, anayurtlarıyla bağını farklı derecelerde sürdüren çeşit çeşit insandan oluşan bir toplum…Amerika’daki Ermeni Diasporası da bu anlamda istisna değil. Bu toplumun içinde hem Ermeni/Amerikalılar, hem ABD’de yaşayan ve kendilerini Amerikalı olarak görmeyen ya da henüz görmeyen Ermeniler de bulunuyor. Tahmin edilebileceği gibi bu insanlar, kimlik, tarih ve Ermenilerin güncel meseleleriyle ilgili birbirinden farklı görüşlere sahip.
2010 sayımına göre Amerika’daki Ermenilerin sayısı yaklaşık yarım milyon, ülkedeki Ermeni kurumlarının tahminlerine göreyse bu sayı çoktan bir milyonu geçti. Karşılaştırma yapmak gerekirse, tahminlere göre ABD’de 200 bin Amerikalı Türk (kendi tahminleri 500 bin), 1,3 milyon Amerikalı Rum (kendi tahminleri 3 milyon), 3 milyon Amerikalı Rus ve 5,4 milyon Amerikalı Yahudi (kendi tahminleri 8 milyon) yaşıyor. ABD’deki Ermeni toplumunun nüfusuna ilişkin rakam kaç olursa olsun, ülkedeki toplam nüfusun yüzde 0,3’ten daha küçük bir azınlık grubu oluşturdukları kesin.
İlk gelenler kimdi?
Diğerleri gibi Ermeniler de Amerika’ya birkaç büyük dalga halinde geldi. Ülkeye ilk ayak basanların büyük bölümü 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında, Osmanlı ve Rus imparatorluklarından gelen göçmenler ve mültecilerdi. Ermeni Soykırımı ve Ermenistan’ın Sovyetleşmesinin ardından sayıları muhtemelen 100 binli rakamlara ulaşmıştı. Amerika’ya doğru ikinci büyük dalga II. Dünya Savaşı’nın sonucunda oldu. Bunlar eski savaş mahkumlarıyla yerinden edilmiş diğer insanlar da dahil çoğunlukla Sovyetler’den Ermenilerdi. Üçüncüsü, Ortadoğu’dan gelen daha büyük bir dalga olup Lübnan, Suriye, Irak ve İran’daki istikrarsızlıktan ve Türkiye’deki ayrımcılıktan kaçan Ermenileri kapsıyordu. Hala devam eden dördüncü ve son dalganın kaynağı 1990’lara kadar dayandırılabilir. Bu dalga çoğunlukla Orta Doğu ve Sovyet Ermenistanı’ndan, yine ülkelerindeki şiddet ve istikrarsızlıktan kaçan insanlardan oluşuyor.
Ermenilerin çoğu coğrafi olarak Amerika’nın büyük şehirlerinde yoğunlaştılar: Los Angeles, New York, Boston, Philadelphia, Detroit ve Chicago. Florida, Texas, Nevada ve Washington DC gibi eyaletlerde de giderek büyüyen birer Ermeni toplumu bulunuyor. Ermeni varlığının en görünür olduğu yerlerse, Los Angeles’ın kuzeyindeki üç banliyö, Glendale, Pasadena ve Burbank, Los Angeles’taki Kuzey Hollywood mahallesi ve Boston banliyösü Watertow. Amerika’daki Ermenilerin yarısına yakını California’da yaşıyor.
Belki de Ermeni toplumu varlığının en güçlü göstergesi Ermeni okullarıdır. California’da 10’dan fazla Ermeni okulu varken bu rakam ülkenin geri kalanında sadece 6: 2 tane Boston’da, 2 tane New York’ta, birer tane de Philadelphia ve Detroit’te. Toplam yaklaşık 20 okulda 7000 civarında çocuk eğitim görüyor. Bu okulların büyük kısmı 1960’larla 1980’ler arasında kuruldu, 2000’lerde de hepsi güney California’da olmak üzere yeni okullar açılıyor.
175’ten fazla kilise
Toplumun bir diğer önemli simgesi Ermeni kiliseleri ki buralarda dini hizmetlerin yanı sıra Ermenice dil kursları da dahil bazı başka hizmetler de veriliyor. ABD genelinde mahalli kiliseler de dahil 175’ten fazla Ermeni kilisesi var. Büyük çoğunluğu Ermeni Apostolik kiliseleri olmakla birlikte yaklaşık 30 kadar Ermeni Protestan kilisesi ve 7 tane Ermeni Katolik kilisesi bulunuyor. Apostolik kiliselerin 80’inden fazlası doğu eyaletlerinde bu da ülkenin bu bölümünde geçmişe dayanan bir Ermeni toplumu varlığını gösteriyor. Yakın dönemde inşa edilen kiliselerin neredeyse tümünün de batıda olduğunu da belirtelim. ABD’de bulunan 100’den fazla Ermeni Apostolik kilisesi Eçmiadzin’e, 36’sıysa Kilikya Gatoğigosluğu’na bağlı. Ülkedeki kilise altyapısını Ermeni toplumunun büyüklüğüyle kıyasladığımızda, kiliselerin toplum hayatında önemli bir yer tuttuğu halde Amerikalı Ermenilerin büyük bölümünün herhangi bir Ermeni kilisesiyle bağlantısının olmadığı görülüyor.
Taşnakların etkisi
Amerika Ermeni toplumunun en aktif olduğu alanlar, siyasi, kültürel, insani, kadın, gençlik, hemşerilik ve profesyonel biçiminde farklı organizasyonlara ayrılıyor. Bu organizasyonlar genel olarak, ARF Taşnaktsutyun’la ilişkili olanlar, ARF Taşnaktsutyun’la ilişkili olmayanlar ve ikisinin iç içe geçtiği gruplar şeklinde algılanır.
1890’da kurulan Ermeni Devrimci Federasyonu’na ek olarak ARF Taşnaktsutyun’la ilişkili gruplar ‘Ermeni Yardım Cemiyeti’ (1910), ‘Homenetmen Atletizm Birliği’ (1918), ‘Hamazkayin Kültür Derneği’ (1928) ve ‘Ermeni Gençlik Federasyonu’ (1933). En çok bilinen ve muhtemelen de en etkili örgüt olan ‘Amerika Ermeni Ulusal Komitesi’ (ANCA) de aynı şekilde ARF Taşnaktsutyun tarafından kuruldu, ne var ki son senelerde ANCA’nın Amerikalı Ermeni toplumu arasında popülerliğini artırdığını ve çeşitli görüşlerden destek kazandığını belirtelim. ARF Taşnaktsutyun ayrıca Kilikya Gatoğigosluğu ve ona bağlı episkoposluklar üzerinde de etkisini koruyor.
ARF Taşnaktsutyun çemberi dışındaki en büyük organizasyon, 1906’da kurulmuş olup Ermenistan ve Diaspora’da çeşitli eğitim ve kültür programlarını destekleyen uluslararası bir kuruluş olan New York merkezli ‘Ermeni Genel Hayırseverler Birliği’ (AGBU). Bu kategorideki diğer kurumlar şu şekilde: 1988 Gümrü Depremi sonrasında insani yardım girişimlerini desteklemek için Ermeni Kilisesi Doğu Episkoposluğu tarafından kurulan ‘Ermeni Yardım Fonu’ (FAR); Washington merkezli Amerika Ermeni Meclisi; Boston merkezli çevreci sivil toplum kuruluşu ‘Ermenistan Ağaç Projesi’ ve İstanbul doğumlu bir Amerikalı Ermeni’nin kurduğu New York merkezli ‘Ermenistan’ın Çocukları Fonu’ (COAF).
Çeşitli meslek gruplarını temsil eden siyaset dışı pek çok örgütün yanı sıra Ermenistan’a yardım amacıyla özel girişimciler tarafından kurulmuş vakıflar da var. Ermenistan’daki kalkınma projelerine destek amacıyla kurulmuş olan ‘Ermenistan Fonu’ bu anlamda en dikkat çekici olanı çünkü bünyesinde hem ‘ARF Taşnaktsutyun’la ilişkili olan’, hem de ‘ARF Taşnaktsutyun’la ilişkili olmayan’ tüm Amerikalı Ermeni organizasyonlarından temsilciler bulunuyor ve belli başlı bütün Diaspora merkezlerinde şubeleri var. Bütün bunları beraber ele aldığımızda, Amerikalı Ermenilerin, bağımsızlığından bu yana, özel ve birleşik fonlarla Ermenistan’daki projelere milyarlarca dolar sağladığını görüyoruz.
100. yıl komitesi
‘Ermeni Soykırımı Yüzüncü Yıl Komitesi’ ise dünya genelinde anma etkinliklerini düzenlemek için bütün büyük Amerikalı Ermeni kurumlarını temsilen 2015 öncesinde kuruldu.
Dünyadaki Ermenilerin büyük bölümünün kökleri bugünkü Türkiye’ye uzanıyor. Bu durum Amerikalı Ermeniler için de geçerli. Kendileri veya aileleri ABD’ye ister doğrudan tarihi Batı Ermenistan’dan ya da Orta Doğu ve Sovyetler Birliği aktarmalı gelmiş olsun, Soykırım, çoğu Amerikalı Ermeni için belirleyici bir tecrübe olarak kalmaya devam ediyor. Ermeni Soykırımı mirasına değinmek Amerikalı Ermeni toplumu için, Ermenileri ilgilendiren daha güncel sorunların önünde hala esas siyasi mesele…
ANCA, ABD hükümetinin açıkça Ermeni Soykırımı’nı tanıması ve el konulan Ermeni mallarının iadesi için Türkiye’ye baskı yapması konularında öncülük ediyor.
‘ARF Taşnaktsutyun olan, ARF Taşnaktsutyun olmayan’ ayrımı bu açıdan önemli ve ta Diaspora’nın Sovyet Ermenistanı’na karşı tutumuna dayanıyor. ‘ARF tarafı’ Sovyet hükümetiyle bağları reddederken ‘ARF olmayan taraf’, egemenliği kısıtlı olsa da Ermenistan’ın kalkınmasına katkıda bulunma eğiliminde. Ermenistan’ın bağımsızlık kazanmasından beri bu ikilik, Diaspora’nın, Ermenistan’ın Türkiye’yle ilişkileri normalleştirme yönündeki çabalarında da ortaya çıkıyor.
Amerika Ermeni Ulusal Komitesi, son on sene içinde güçlenerek Amerikalı Ermenilerin en büyük siyasi organizasyonu ve Washisngton’daki esas lobi grubu haline geldi. ANCA, ABD hükümetinin açıkça Ermeni Soykırımı’nı tanıması ve el konulan Ermeni mallarının iadesi için Türkiye’ye baskı yapması konularında öncülük ediyor. Son yıllarda ANCA, yürüttü lobi faaliyetleriyle Türkiye’nin el koyduğu Hıristiyanlara’a ait mülkleri iade etmesi yönünde bir kongre önergesinin geçmesini sağladı. ANCA aynı zamanda, daha sınırlı sonuçlar elde etmesine karşın, Türkiye-ABD arasında askeri ve ticari işbirliğine de karşı çıkmıştı. ANCA, Ermenistan’ın Türkiye’ye yönelik açılımlarına da oldukça eleştirel yaklaşıyor.
TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERDE GÖRÜŞ AYRILIĞI
Ermenistan’ın bugüne kadarki üç devlet başkanı da ya Türkiye’yle ilişki kurma girişiminde bulundu ya da bu tür girişimleri destekledi: Levon Ter-Petrosyan doğrudan görüşmeler yaptı; Robert Koçaryan döneminde gayri resmi Türk-Ermeni Uzlaşma Komisyonu, Serj Sarkisyan döneminde de ‘Protokoller’ vardı. Bu çabaların her birinde Amerikalı Ermeni toplumu Sovyet döneminde yaşadığı ayrımlara tekrar düştü. ARF Taşnaktsutyun tarafı ve büyük ölçüde ANCA’ya göre, böyle bir yakınlaşma, Ermenilerin, Soykırım’ın uluslararası toplumda kınanması için sarf ettiği çabaları önüne taş koyacaktır. Taşnaktsutyun’a yakın olmayan tarafsa, toplumun bu işe karışmaması gerektiği ve Ermenistan’ın liderlerinin inandığı şeyin onların ‘çıkarına’ olacağı görüşünde.
‘Talepler’ ve ‘çıkarlar’ın ne olduğu, Ermeni Soykırımı 100. Yılı Etkinliklerinin Koordinasyonu Komisyonu’nun yayınladığı ‘2015 Deklarasyonu’ ile yine belirsizliğini koruyor. Amerikalı Ermenilerin, atalarının ve bizzat kendilerinin yaşadıklarına, özellikle de Türkiye’nin saygı göstermesi için birlik olduğu söylenebilir. Ancak, anlamlı bir özrün nasıl olacağı ve Türkiye hükümetinin nasıl bir tazminat vermesi konularında ortak bir görüş bulunmuyor.
Bunların yanında, Türkiye’deki açılım pek çok Amerikalı Ermeni’nin oraya gitmesine, bu ülkeyi ve oradaki çok çeşitli insanları tanıyabilmesini sağlıyor. Yüzüncü yılın arifesinde, ABD ve diğer yerlerdeki Ermeniler yeni bir ikilemle karşı karşıya: 24 Nisan anması için gidilecek yer Ermenistan mı, Türkiye mi?
ABD’DE DİASPORA MEDYASI
Doğu Yakası’nda çıkarılan 2 gazete, birkaç TV ve radyo istasyonuyla beraber Amerikalı Ermeni medyanın California’da konuşlandığını görüyoruz. Geçtiğimiz 10 yılda Los Angeles’taki Ermeni TV kanallarında artış görsek de gazete sayısının yerinde saydığını söylememiz lazım. 2 tanesi Boston’da olmak üzere geleneksel siyasi partiler tarafında çıkarılan 5 gazete var: 2 tane Ermeni Devrimci Federasyonu (ARF Taşnaktsutyun), 2 tane Liberal Demokratlar (Ramgavar) ve 1 tane Sosyal Demokratlar (Hınçak). Diğer gazetelerse nispeten bağımsı. ARF’nin Los Angeles merkezli yayını ‘Asbarez’ tek günlük Amerikalı Ermeni gazetesi, diğerleri ya haftalık ya da haftada iki defa basılıyor. ARF aynı zamanda California’daki ‘Horizon TV’yi de kontrol ederken, ‘AMGA’, ‘ARTN’ ve ‘USATV’ ise çoğunlukla Ermenistan merkezli kanallarla ortaklık kurarak yayın yapan özel kanallar.