VARDUHİ BALYAN

Hollanda’da yaşayan müzisyen Aktaş Erdoğan, köklerindeki Ermeni kimliğine yaptığı keşif yolculuğunu, son çalışmasıyla anlattı. Erdoğan, ‘Nare Nare’ ezgisi için çektiği klibi, büyükninesi Arcoş’un hikâyesi üzerine kurmuş. Bu hikâyenin sanatla anlatılması gerektiğine inanan müzisyen, aynı zamanda büyük babaannesinin adını taşıyan son çalışmasında, bir Ermeni kadının göçünü, düşüşünü ve tekrar doğrulup hayata tutunmasını anlatıyor.

“Teach for Armenia” vakfı Ermenistan’ın dezavantajlı bölgelerinde yaşayan çocukların kaliteli eğitim hakkı için mücadele veren bir kurum. Larisa Hovannisian’ın kurucusu olduğu “Teach For Armenia” (Ermenistan İçin Öğret) 2013 yılından bu yana 100’den fazla eğitmenle ülkenin dezavantajlı, merkeze uzak bölgelerindeki binlerce çocuk ve gence ulaşmayı başardı. Herkesin kaliteli eğitim alma hakkını savunan proje, değişimin parçası olmak isteyen Türkiyeli Ermenilerin başvurularını bekliyor. Larisa Hovannisian vakfın projelerini, geçtikleri yolu ve gelecek planlarını Agos’a anlattı.

Beyoğlu Tarlabaşı’nda 2007’den beri sosyal uyum ve sosyal destek alanlarında çalışan Tarlabaşı Toplum Merkezi (TTM) bütün zorluklara rağmen faaliyetlerini sürdürüyor. Özellikle 2015’te Suriye’den epey göç alan mahallede haklarına erişemeyen kadın ve çocuklarla çalışan kurum, toplumda var olan önyargıları kırma konusunda çok önemli bir faaliyet yürütüyor. Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde yapılan atölyeleri, yaşadıkları sorunları ve gelecek planlarını Merkez’in Koordinatörü Gökçe Baltacı anlattı.

Ermenistan’da 2019 ırkçılık furyası ile başladı. Change.org’da açılan bir imza kampanyasında Hindistan ve Pakistan vatandaşlarının Ermenistan’a yerleşmesinden rahatsız olduğunu, bunun ülkenin demografik yapısını da etkilediğini dile getiren vatandaş, oluşacak Ermenistan hükümetini bu ülkelerle göç politikalarını gözden geçirmeye çağırdı. Kampanyada yüzlerce imza toplanınca, sosyal medyada tartışmalara neden oldu.

Ermenistan’da 9 Aralık’ta gerçekleşen seçimler, Ermenistan tarihinin en şeffaf ve adil seçimleri olarak değerlendiriliyor. Oluşacak yeni hükümetten ise halkın beklentileri hiç olmadığı kadar yüksek. Helsinki Yurttaşları Derneği Vanadzor ofisinden Artur Sakunts ile 9 Aralık seçimleri, Nikol Paşinyan’ın seçim öncesi, insan hakları bağlamında yaptığı çelişkili açıklamaları ve yeni hükümetten halkın beklentilerini konuştuk.

Son aylarda Ermenistan’da en çok tartışılan konulardan biri LGBTİ+ meselesi. Artan nefret dalgası LGBTİ bireylere yönelik saldırıları ve yasakları beraberinde getiriyor. Yapılması planlanan LGBTİ+ Hristiyanlar Forumu “uygun” görülmediği için gerçekleşmedi. Ermenistan’da LGBTİ+ konularında faaliyet gösteren Pink Armenia’nın Genel Müdürü Mamikon Hovsepyan’la mevcut durumu konuştuk.

Açık Radyo dinleyicilerini Ermenice müziklerle buluşturan ‘Jirayr’ın Walkman’i’ programı dördüncü yayın dönemine girdi. Saro Usta ve Vartan Estukyan’ın hazırladığı programda, Ermenice müziğin cazdan rocka, gelenekselden elektroniğe uzanan serüveni, Ermenice ve Türkçe olarak anlatılıyor ve bu alandaki yenilikçi çalışmalara yer veriliyor. Nisan 2017’den beri her pazar 23.00-00.00 arasında yayınlanan programı Saro Usta ile konuştuk.

Suriye İç Savaşı nedeniyle dünyanın dört yanına dağılan Halepli Ermenilerin hikâyeleri, Serdar Korucu’nun ‘Halepsizler’ adlı kitabına konu oldu. Aras Yayıncılık’tan bu hafta çıkan kitapta çoğunluğu Ermenistan’a yerleşen Halepliler savaş nedeniyle yaşadıkları zorlukları, yeni hayat kurma hayaliyle çıktıkları yolu, yeni vatanlarını ve Halep’i anlatıyor. Korucu ile kitabın hikâyesini, Halepli Ermenilerin yaşadıklarını ve Halep’i konuştuk.

Çiçek Pasajı’nın sembol isimlerinden akordeonist Madam Anahit’tin ismi yeni bir eğlence mekânına verildi. Beyoğlu Tomtom Mahallesi’ndeki Anahit Sahne sadece konserlere değil, çeşitli disiplinlerde çalışan sanatçıların işlerine de kapı açacak, tiyatro gösterilerine ev sahipliği yapacak. Anahit Sahne’nin kuruluş hikâyesini mekânın işletmecileri M. Deniz Deniz, Cem Köklükaya ve Onur Yusufoğlu ile konuştuk.

Amira Hass, Nazi toplama kamplarından sağ kurtulan bir ailenin çocuğu olarak 1956’da Kudüs’te doğdu. 1989’da İsrail’in Haaretz gazetesi için çalışmaya başlayan Hass, 1993’ten bu yana Filistin’de yaşıyor. Önce Gazze ardından da Batı Şeria’da yaşayan Hass, Filistinliler arasında yaşayan tek İsrailli gazeteci olma özelliği taşıyor. 2009’da Uluslararası Hrant Dink Ödülü’ne layık görülen Hass ile kendi yaşam öyküsünü ve Filistin’deki son durumu konuştuk.